Giriş
(13)

Oruç Tutarken Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar ?

deliktas
Oruç tutan insanların nefeslerinin berbat koktuğunu tespit ediyorum yıllardır. Ne kadar sabırlı olsak da acayip rahatsızlık veriyor çoğu zaman. Onlara ne önereyim de kokuyu azaltalım hatta mümkünse yok edelim?
Oruç tutan insanların nefeslerinin berbat koktuğunu tespit ediyorum yıllardır. Ne kadar sabırlı olsak da acayip rahatsızlık veriyor çoğu zaman. Onlara ne önereyim de kokuyu azaltalım hatta mümkünse yok edelim?
0
deliktas
(21.08.09)
her sahurda yemekten sonra dişleri fırçalamak işe yarar.
0
prodeq
(21.08.09)
çok yakınında bulunmadığın sürece sana bir rahatsızlığı olmaz. bence sen onlardan bir adım uzakta dur.
haa diş doktoru önerebilirsin eğer dişlerinde problem varsa. ya da ağızı mininun seviyede kokutan yemeklerle sahur verebilirsin onlara. alışkanlık yapar ve onlar da aynı şeyi yer sahurda.
0
outlawrider
(21.08.09)
ben açıkçası 3-4 yıldır evden çıkmadan dişimi fırçalıyorum. Kimileri günah diyor, bazıları da birşey olmaz ben de fırçalıyorum diyor. Kendi adıma bunun orucu bozmayacağına inanıyorum, yine de macunu az kullanıp su yutmamaya çalışmakta fayda var.
0
Manert
(21.08.09)
ya aslında bu insanlar temizliklerine de dikkat ediyorlar ancak bir doktor arkadaşımın dediği genetik bir hastalık varmış nefes kokusu üzerine. tam bilmiyorum da hani hem oruç tutup hem de nefes kokusunu giderici bir şey almaları falan da mümkün değildir sanırım. ne bileyim ya bunun bi çözümü olmalı. gidip de nefesiniz rahatsız edici diyemiyorum sonuçta. off ya ne bileyim...
0
🌸deliktas
(21.08.09)
sahurda 4-5 tane freshies yutsunlar. ağız ve diş bakımıyla ilgili problemleri yoksa ve sigara içmiyorlarsa açlıktan oluşan koku engellenir gibi geliyor.
0
sipsi
(21.08.09)
suyu yutmadan gün içinde aralıklarla ağızlarını çalkalayabilirler.
0
ugandareisicumburu
(21.08.09)
diş fırçalamak bence bozmaz. sonuça yorumlayabildiğimiz bir şey. düşünelim her beraber,

oruç tutmanın amacı ne? açın duygularını anlamak. ama bunu anlarken çevredeki insanları rahatsız etme gibi bir durum yaşanıyorsa diş fırçalansın o zaman. kendi terbiyeniz neden başkasına işkence olsun ki? fırçalamak yanlış değil bence..
0
dambil
(21.08.09)
Oruç tutanlara saygılı ol ve BERBAT bir koku diye tanımladığın kokuyu duymak istemiyorsan Oruçluların etraflarında gezinerek onları rahatsız etme !... (Acaba bunu anlayabilecek kapasitede misin merak ettim bak şimdi)
0
systemteres
(21.08.09)
oruç tutarken ağız kokusunun en büyük nedeni sıvı kaybı nedeniyle tükrük üretiminin azalması ve ağızdaki bakterilerin yoğunluğunun artıp kokutmasıdır.

çözüm @ugandareisicumburu'nun dediği gibi bol bol ağız çalkalamak.
0
no avalon
(21.08.09)
benim babam oruç tutar, dişlerini de fırçalar gün içinde, sonucta niyeti biraz macun yiyip doymak değil, ağız sağlığını korumak. ben de tutsam aynen öyle yapardım.
yok ağız kokusu tebrik sebebiymiş de cennetin kokusuymuş...oldu. soğudum valla herşeyden.
0
pinking of you
(21.08.09)
ben dişleri fırçalıyorum valla.
açlıktan ölecek olsam macunla doymazdım gibi bir düz mantıkla çıktığım yolda, yıllardır fırçalamaktayım. gerçi şimdi elmalı çilekli macunlar çıktı. benim dediğim colgate klasik:p
saçmalama ulan,macunla doymazmış diye gülenlere daha sağlam dayanakları olan dini bir açıklama da yapabileceğimi belirteyim.
0
iyilik yap pitbull
(21.08.09)
2 gün öncemi neydi işte, kanalların birinin ana haber bülteninde söylendi, diş fırçalanmasının orucu bozduğu.. şahsen bu ramazana kadar bende hep fırçalardım. ama şimdi durup düşünür oldum.
0
copy paste
(21.08.09)
Açlıktan nefesi kokmak denen bi olay var, naparsa yapsın insan oruç tutarken ağzı kokar.

Tam çözüm diil ama:

(bkz: misfak)
0
johan sebastian
(21.08.09)
(5)

ayak başparmağı uyuşması

no avalon
öncelikle elbette bir nöroloğa görüneceğimdir. ancak üç-dört gün kadar mümkün olamayacak bu. burada sadece tecrübe ve bilgilerinizi paylaşmanızı istiyorum, o kadar :)dün eve yürürken sağ ayağımın başparmağı uyuştu ve geçmedi. hatta arada ayak tabanıma da yayılabiliyor. uyuşma şekli hani ayağınızı al
öncelikle elbette bir nöroloğa görüneceğimdir. ancak üç-dört gün kadar mümkün olamayacak bu. burada sadece tecrübe ve bilgilerinizi paylaşmanızı istiyorum, o kadar :)

dün eve yürürken sağ ayağımın başparmağı uyuştu ve geçmedi. hatta arada ayak tabanıma da yayılabiliyor. uyuşma şekli hani ayağınızı altınıza alırsınız ve uyuşur ya, öyle. bazan da üşüyor gibi. uyuşma hissi sırt üstü uzanınca daha az, kaykılarak oturup ayaklarımı uzatınca en fazla. yürümenin pek bi etkisi yok. ama ilk ayaklandığımda arka alt adalem bilekten yukarı doğru az önce kramp girmiş de açılmış sinyali yolluyor.

çok detaylı oldu ancak, bir fikri olan varsa... mes'ud olurum :)
0
no avalon
(21.08.09)
bir yakınımda da aynı şikayet vardı. sonra gut hastalığı tanısı konuldu.
0
simendiferlerin efendisi
(21.08.09)
askerde sağ ayak başparmağımda ilginç bir hissizlik vardı. azalarak bitti. uyuşma gibi, bir iki aya yakın devam etti soğuk kalın çorap gerektiren günlerde. ama eser yok şimdi. gut mut korktum ama okuyunca. birazdan başlar aylar üstüne şimdi okuduk ya.
0
gokriver
(21.08.09)
seker hastaliginda dolasim sorunlari goruluyor, ozellikle ayaklarda. insallah degildir.
0
wpi
(21.08.09)
dar kalıplı ayakkabılar nedeniyle ayak parmaklarında hissizlik/uyuşma yaşanabilir. daha spor ve rahat bir ayakkabı giymeye başladığınız 3-4 hafta içinde belirti kalmıyor.
0
vampir akrep
(22.08.09)
@wpi, bende de ailede de $eker yok sukur, yoksa haklisin.

ama gut olabilir, bunu da arastirmali. tabi dar ayakkabi, cok corap da muhtemel sebep. simdi de izne gidecegimden dar i$ pabuclarina bir sureligine gule gule diyecez. bakalim neler olacak.

cevaplariniz icin tesekurler ayrica :)
0
🌸no avalon
(22.08.09)
(1)

Sinüzit tedavisi

mirac
Merhabalar Doktorun söylediğine göre burnumdaki mekanik bir sorundan dolayı sinüzitim var . Cerrahi müdahale gerekiyormuş ama bunun bir işe yaramayacağını sinüzitin kalıcı olarak geçmeyeceğini söyledi . Antibiyotik kullandım .2 aydır rahatım fakat yine problem yaşamaya devam ediyorum . Problem derke
Merhabalar

Doktorun söylediğine göre burnumdaki mekanik bir sorundan dolayı sinüzitim var . Cerrahi müdahale gerekiyormuş ama bunun bir işe yaramayacağını sinüzitin kalıcı olarak geçmeyeceğini söyledi . Antibiyotik kullandım .2 aydır rahatım fakat yine problem yaşamaya devam ediyorum .

Problem derken ;
Suratıma klima,soğuk,rüzgar vurur vurmaz baş ağrısı başlıyor ve gün boyunca geçmiyor. Her gün başım ağrıyarak uyanıyorum . Baş ağrısı ruh halimi çok etkiliyor , sinirli oluyorum . Sağ gözüm , sağ kulağım ve başımın sağ kısmı dayanılmaz şekilde ağrıyor . Burnum sürekli tıkalı . Bitkinlik de var...
2 tane sorum var ;
1 hafta boyunca antibiyotik kullanmak istemiyorum , kısa zamanlı bir tedavi mümkün mü acaba (iğne vs gibi )

Sinüzitte göz kulak baş ağrısı olur mu ? Bu semptomlara uyan başka bir hastalık var mı ?
0
mirac
(21.08.09)
selamlar, gecmis olsun.

ben de bol bol akut sinuzit olurum. oldugum zaman sol kulagima hafifce, sol gozume daha cok vuran bir agrim oluyor. bir de alnim agriyor. ilac kullaninca geciyor bunlar ama. burun tikanikligi ve geniz akintisi da bir veya iki haftalik ilac tedavisiyle iyilesiyor.

eger sinuzite yatkinsaniz (benim gibi) maalesef klimalar size iyi gelmez, bunlardan uzak durmak lazim. yani odanin klimaya en uzak kosesine yerlesin. ayrica utanmadan sikilmadan yaz gunu dahi bere kullanin. ben ve bir arkadasim tekne gezilerinde ruzgardan korunmak icin takiyorduk, faydasini gordum. sacinizin uzunluguna gore, yaz ki$ yikadiktan en erken 1-2 saat kadar sonra disari cikin.

diger sorulariniza gelince, ben doktor degilim. en guzel cevavi onlar verir. ama tecrubeme dayanarak konusursam, bir haftadan daha kisa antibiyotik tedavisi gormedim. sinuzit inatci bir hastalik oldugundan, hele kroniklesmisse daha da uzun tedavileri olur. sinuzite yakalanmamak icin sinuslerin iyi havalanmasi gerek, burun tikanikligini bertaraf etmeniz gerek yani. bu durumda sikayetleriniz de gecmediyse veya tekrarladiysa doktora gitmekte fayda var. belki sudafed'le falan halledilebilir.
0
no avalon
(21.08.09)
(8)

Sahursuz oruç

Rodin
Oruç tutcam ama sahursuz tutmak istiyorum.Açlık susuzluk beni bozmaz ama ailemi buna ikna edemiyorum,ikna etmek için nasıl bir yol deneyeyim,ne uydurayım?
Oruç tutcam ama sahursuz tutmak istiyorum.Açlık susuzluk beni bozmaz ama ailemi buna ikna edemiyorum,ikna etmek için nasıl bir yol deneyeyim,ne uydurayım?
0
Rodin
(21.08.09)
uydurma bence çünkü ağustos ayındayız açlık bozmaz ama sıcaklar bozar yığılır kalırsın
0
grunge
(21.08.09)
sağlığın ciddi anlamda bozulur. yapma öyle birşey. ya sahura kalk öyle tut ya hiç tutma.
0
cro magnon
(21.08.09)
yalndan da olsa kalkıver bir-iki birşeyler atıştır, hem ailenin gönlü olsun, hem de düşüp kalmıyasın biyerlerde susuzluktan falan. haşlanmış yumurta öneririm, fecii tok tutar:))
0
trawmatolog
(21.08.09)
sahursuz oruc tutmak haram derler...
0
kakoy
(21.08.09)
Dini acidan sorarsan, sahura kalmak müstehab imis. Oruc tutmanin kesin bir sarti degil ama sahura kalkarsan hanene daha cok puan gidiyor. Ayrica cogu din adami da kalkman gerektigini soylemis, bir bardak su icsen bile.

Saglik acisindan ise kalkman gerekir, sen psikolojik olarak ac hissetmiyor olabilirsin ama fizyolojik olarak gerekiyor, sen farketmeden sagliginla oynamis olursun.
0
ermanen
(21.08.09)
sahursuz oruc kis aylarinda mumkun. ben de oyle tuttum. ama yazin aclik suresi cok uzuyor, sagligin acisindan uykundan biraz feragat etsen iyi olur.

aileni ikna edemezsin. kaldirdiklarinda kalkma, bi sure sonra rahat birakirlar. ama bence kalk bi$iler ye ic.
0
no avalon
(21.08.09)
yaw sağlık öyle zabart diye bozulur mu? bir gün deneyin. gece yatmadan önce yiyin için yatın. sahura da kalkmayın. ertesi gün dayanıp dayanamadığınıza bakın. zaten sahura 3:30 falan gibi kalkılıyor. gece 12'den önce yatmayan bir adam için 3 saat ne kadar fark edebilir ki? 12'de yer yatarsınız. ha o gün zorlandınız, çok acıktınız, çok susadınız, bir daha yapmazsınız. bir gün zorlanmayla sağlık falan bozulmaz, oyuncak mı bu zırt diye bozulsun.

üstelik ben bugün sahura kalktım, günler uzun hava sıcak diye, bir de zaten normalde de çok fazla terleyip su kaybettiğimden ve çok su içtiğimden sanki vücut depolayabilecekmiş gibi bir buçuk litre su içip öyle yattım. sonra sabaha kadar 6 kere tuvalete. uyku muyku hak getire. şimdi mal gibi uykusuzum.
0
kibritsuyu
(21.08.09)
sahursuz oruç açlık açısından sıkıntı yaratmaz. ama bol su içip yatman gerek.
0
atmosphere
(21.08.09)
(1)

Acil yardım... Macbook windows volume'unu sildim!

endenizkizi
nerdem baslasam bilmem ki...bir macbook'um var. hem windows hemi de mac OS X yuklu... idi.zeka kupu bendeniz disk utility'i actım, USB flash bellek'i burdan formatlar mı acaba derken windows yuklu disk'i secmisim. artık ERASE'den mi RAID'den mi hatırlamıyorum bi halt ettim... simdi windows yok... va
nerdem baslasam bilmem ki...

bir macbook'um var. hem windows hemi de mac OS X yuklu... idi.

zeka kupu bendeniz disk utility'i actım, USB flash bellek'i burdan formatlar mı acaba derken windows yuklu disk'i secmisim. artık ERASE'den mi RAID'den mi hatırlamıyorum bi halt ettim... simdi windows yok... var ama yok.

o volume su anda format olarak MAC OS Extended (journaled) olarak gozukuyor. ıcınde de 67.7 MB bilgi var gozukuyor ve windows partition'ı kadar da yer gozukuyor. lakin ne acarken tab tusuna bastıgımda windows var ne de Mac'ten baktıgımda bılgı var.

yok mu bir mac uzmanı... nolur derdime bi care. Bootcamp ile yeni yukleme bile yapmama izin vermiyor...
0
endenizkizi
(20.08.09)
- oncelikle hala kullanmadiysan, bundan sonra backup icin winclone kullan :)
- windows cd/dvd'sini tak, yeniden baslatirken c tusuna (olmadi option tusuna) bas ve cd'den boot et. buradan repair etmeyi dene
- format MAC OS Extended (journaled) gorunuyorsa windows o formatla calismaz, yeniden formatla
- butun bu islemlerden once Mac tarafini da back up'la
- yeniden kurmak icin bootcamp assistant'i kullanmalisin, eski partition'i remove edip yeniden kurabilmen lazim.
0
no avalon
(21.08.09)
(5)

sigarayı bıraktım?

Belegg
9 gün önce sigarayı bıraktım.Ancak son 3-4 gündür sabahları çok öksürüyorum ve balgam çıkartıyorum.Acaba bu sigarayı bıraktığım için midir?
9 gün önce sigarayı bıraktım.Ancak son 3-4 gündür sabahları çok öksürüyorum ve balgam çıkartıyorum.Acaba bu sigarayı bıraktığım için midir?
0
Belegg
(19.08.09)
evet, bir sure boyle olabilir. cigerler temizlendikce gecer.
0
wpi
(19.08.09)
ciğerdeki balgam sökülüyor işte. "sigarayı bıraktım, böyle oldu" diyip bi daha başlamayacaksın di mi?
0
zgrydn
(19.08.09)
yok yok.Kist olu$ma ihtimali varmı$.Sigarayı kesin olarak bıraktım.Ama bu öksürük canımı sıkıyordu.
0
🌸Belegg
(19.08.09)
9 ay oldu bırakalı.ama bu kış çok hastalandım.en az 20 kere yataklara düştüm.bu vücudun dengeyi kaybedip tekrara toparlanması ile ilgili bişey olsa gerek.
no:şu anda da öksürük ve ateş var.mnkym.
0
ground
(19.08.09)
kaç sene içtikten sonra bıraktın? bi de geniz akıntısı var mı? sigara içerken vardı benim, bırakınca köhür köhür gezdim iki hafta. insan onu yutarken çok fark etmiyor anlaşılan. bir de bazan hala sigara içtiğim günlerdeki gibi köhürdüyorum. bünyeden atması zaman alıyor.

ama hastalanmış da olabilirsin, ateşin çıkarsa bunu da hesaba kat derim :) ne yap yap, geri başlama ama...
0
no avalon
(19.08.09)
(6)

su borularının patlaması

asyMMetry
yerin altında bulunan ve evlere su gelmesini sağlayan borular neden patlar?basınçtan dolayı olabilir diye söylendi ama bunu ayarlayan bir tesis illaki vardır. orada mı bir aksaklık vardır yoksa başka "bilimsel" bir açıklaması mevcut mudur?teşekür ederim.
yerin altında bulunan ve evlere su gelmesini sağlayan borular neden patlar?
basınçtan dolayı olabilir diye söylendi ama bunu ayarlayan bir tesis illaki vardır. orada mı bir aksaklık vardır yoksa başka "bilimsel" bir açıklaması mevcut mudur?

teşekür ederim.
0
asyMMetry
(12.08.09)
basınçtan dengesizliğinden patlar.. su darbesi diye bişey vardı mesela, vananın açılıp kapatılmasında dikkat edilmezse o dalga gibi bir şey yaratıyordu, gidip eşşek gibi çelik boruların patlamasına neden oluyordu, geçen yaz ankara'da olmuştu sanırım..

onun haricinde su sürekli bi korozyona neden olabilir boruda, bi de tabi sürekli bi 3-4 bar basınça maaruz kalan boruda zamanla yorulmaya maruz kalabilir, aynı dayanımı gösteremez vesaire..
0
kveldulv
(12.08.09)
(bkz: su çekici)

ek: bu basıncı dengelemek için normalde şebeke suyu borularında ventilasyon sağlanır ve/veya ana vanalara vakumu dengeleyecek havayı basacak hava valfları konulur... diye biliyorum :)
0
no avalon
(12.08.09)
kul yapısı olduğundan diyerek farklı bir boyut getirmek istedim.
0
ezeriko
(12.08.09)
takdir-i ilahi.
0
fdegir
(12.08.09)
çünkü atatürk demokrat değildi zamanında.
0
audionaut
(12.08.09)
basınc da var zamanla o borular icten ve dıstan eriyor zaten. icten asınıyor dıstan da elektriksel olarak pas vs gibi gidiyor. basınc dengesiz gelince de al sana patlak.
0
bryan fury
(13.08.09)
(2)

Avea mobil internet

sarper361
Şimdi ben 3g desteklemeyen telefonumla mobil internetten faydalanmak istiyorum eskiden çatııır çatıır girerdim avea paketleriyle. Şimdiyse şöyle bir uyarı gelmiş"Bu paketlerden yararlanabilmek için 3G abonesi olmanız gerekmektedir. Eğer 3G aboneliğiniz bulunmuyorsa; 3G abonesi olmak için tıklayın!".
Şimdi ben 3g desteklemeyen telefonumla mobil internetten faydalanmak istiyorum eskiden çatııır çatıır girerdim avea paketleriyle. Şimdiyse şöyle bir uyarı gelmiş"Bu paketlerden yararlanabilmek için 3G abonesi olmanız gerekmektedir. Eğer 3G aboneliğiniz bulunmuyorsa; 3G abonesi olmak için tıklayın!". E babuş desteklemiyor ki önceden giriyorduk ne güzel? Şimdi ben nerelere gideyim nasıl edeyim?
0
sarper361
(04.08.09)
eger telefondan nette gezmek istiyorsaniz edge icin olan paketleri sorusturun. avea'da yoksa bi bardak soguk su icin, ya da kol gibi edge faturasi odeyeceksiniz.
0
no avalon
(04.08.09)
2 ve 6gb lik paketler sadece 3g'ye özel avea'da. diğer paketleri deneyin.
0
hububrad
(04.08.09)
(3)

walmart

turangue
soru sacma gelebilir ama walmartta tax free var midir?
soru sacma gelebilir ama walmartta tax free var midir?
0
turangue
(01.08.09)
satis vergisinden muaf urunlerin oldugu gunler oluyor.
0
ermanen
(01.08.09)
abd'den alinan mallarda tax free uygulanmiyor. yani magazadan form doldurup havaalaninda bunu geri alamiyorsunuz.
avrupa icin gecerli tax free shopping
0
zeykur valekov
(02.08.09)
and'de kdv yok, sales tax var. onun icin de vergi iadesi olmuyor. ben oyle biliyorum yahut. ama colombus day falan yakalarsan vergisiz satis olyor.
0
no avalon
(02.08.09)
(3)

netbooklarda son durum

terp
her gun laptop tasimaktan omzum isleme hale geldi. arastirmam sonucu samsung'un nc10 modeline karar verdim. son bir sorayim dedim. nedir netbooklarda son durum, onereceginiz bir model var mi? tesekkurler...
her gun laptop tasimaktan omzum isleme hale geldi. arastirmam sonucu samsung'un nc10 modeline karar verdim. son bir sorayim dedim. nedir netbooklarda son durum, onereceginiz bir model var mi? tesekkurler...
0
terp
(12.07.09)
samsung nc10'un özellikleri iyi fakat pilleri 3 hücreli olanından almayın. 6 hücreli olanından alın. pili 3 hücreli olandan almak çok mantıksız olur.
0
cro magnon
(12.07.09)
uc hucreli daha hafif ama 2-3 saat pil omru var. 6 hucreli daha agir ama 6 saat pil omru var.
0
no avalon
(12.07.09)
www.vatanbilgisayar.com

bu fiyata ne olursa alırım diye aldım oldukça da memnunum. ama 720p bile göstermiyormuş bluray rip olarak. zaten umutlu değildim ama haberiniz olsun.
0
carnicero
(12.07.09)
(4)

bel ağrısı

onurBuzz
ey romalılar kuyruk sokumu ağrısı için bir öneriniz var mı? herhangi bir yatış öneriniz var mı? bilgilendirirseniz sevinirim .......
ey romalılar kuyruk sokumu ağrısı için bir öneriniz var mı? herhangi bir yatış öneriniz var mı? bilgilendirirseniz sevinirim .......
0
onurBuzz
(11.07.09)
eğer öğrenciyseniz ya da nerde akşam orada sabah tarzı bir yaşamınız varsa nedeni olabilir. kanepede yerde sağda solda falan yatınca oluyor böyle şeyler. adam gibi bir yatakta yatmakta fayda vardır.
0
thor odinsson
(11.07.09)
(bkz: koksigodini)
yakin zamanda doktora gidiniz bence.
0
ermanen
(11.07.09)
bu süreçte simit edinin ve oturacağınız zaman onu kullanın.
0
jaaaccckkk
(11.07.09)
kaykilmadan otur, boyle hafif one egilir gibi. kuyruga agirlik bindirmemeye dikkat et. simite oturmak da diger opsiyon.

sirt ustu yatip tv izlemek de bozabiliyor, mumkunse hangi tarafa yatinca acimiyorsa (saga sola yuzukoyun) o yana yat. bir haftaya gecer. allah kurtarin :)
0
no avalon
(11.07.09)
(10)

ağıziçinde çıkan aftlar

mavikurbaga
Merhaba, ağıziçindeki aftların çıkmasında herhangibir neden var mıdır? Bazen yanağımı ısırdığımda filan oluyor, bazen ısıramayacağım alakasız bir yerde çıkıyor. Strese girdiğim zaman aniden pörtleyebiliyo ağzımın içinde.Çıkmadan bir-iki gün önce çıkacağını farkediyorum ama hiç bişi yapamıyorum. Solg
Merhaba, ağıziçindeki aftların çıkmasında herhangibir neden var mıdır? Bazen yanağımı ısırdığımda filan oluyor, bazen ısıramayacağım alakasız bir yerde çıkıyor. Strese girdiğim zaman aniden pörtleyebiliyo ağzımın içinde.Çıkmadan bir-iki gün önce çıkacağını farkediyorum ama hiç bişi yapamıyorum. Solgar Beta-Glucan kullandım, karabiber yemeyi kestim ama fayda etmedi. Yılda 5-6 Defa, bazen üstüste 2 kere oluyor. Kurtuluş reçetesini bilen duyan varsa çok mutlu olacam.
0
mavikurbaga
(06.07.09)
vitamin-mineral eksikliği olabilir sebebi. (bkz: aft) çaresi kenacort a orabase ve karadut.
0
lykos
(06.07.09)
tantum verde'den de iyi sonuç almışımdır.
0
no avalon
(06.07.09)
karbonatli su ile gargara.
0
fdegir
(06.07.09)
behçet olabilir nedeni ya da bambaşka bişey.
0
sutlu nescafe
(06.07.09)
Behcet hastaliginda agiz ve/veya genital aftlar cok sik gorulur. yaygin bir hastalik degil fakat eger aftlar baska bir sekilde aciklanamiyorsa dusunulmesi gerekir.
0
gimbal
(06.07.09)
behçet hastalğının bir belirtisi aft ama, ondan söz edebilmek için birçok belirtinin daha olması gerekiyor onlar yok. ben zaten alıştım olması engellenemiyo benim amacım kısa sürede iyileştirmek.
0
🌸mavikurbaga
(06.07.09)
bağılıklık düştüğünde çıkıyor aftlar hep. immunex diye bir ilaç var. o da betaglucan bazlı.
olmadı direkt b vitamini kürüne başlayın. ben de b vitamini çok etki ediyor.
0
nikdediginnedirki
(06.07.09)
neden cikiyor kismina sana destek olup stres diyebilirim.

her boku da strese bagladik milletce biliyorum ama saclarim yuvarlak yuvarlak dokulmeye baslayinca, birden bire reflu olunca anladim stresi.
0
osuruklu
(06.07.09)
evet, b vitamini eksikligi muhtemel nedenlerden. bende ekmek yemedigim icin b vitamini eksikligi cikti, eskiden cok aft cikarken vitamin kullanmaya basladigimdan beri cikmiyor pek.
0
lykos
(06.07.09)
stres ve vitaminsizlikten çıkar diye biliyorum. tedavisi için ise; aktar gibi bir yerden nöbet şekeri alın bolca çiğneyin ve ertesi gün aft kaybolmuş olur %99 ihtimalle..
0
guro1907
(06.07.09)
(1)

TRT'de gösterilmiş eski bir dizi

samatya
çok uzun seneler önce trtde gösterilen fantastik bir dizi. uzun seneler önce batan bir transatlantik ters dönüyor ve içinde bir hava boşluğu kalıyor ve sağ kurtulan yolcular bu boşluğun için yeni bir yaşam kuruyor vs. neydi?
çok uzun seneler önce trtde gösterilen fantastik bir dizi. uzun seneler önce batan bir transatlantik ters dönüyor ve içinde bir hava boşluğu kalıyor ve sağ kurtulan yolcular bu boşluğun için yeni bir yaşam kuruyor vs. neydi?
0
samatya
(06.07.09)
0
no avalon
(06.07.09)
(6)

Para degerlendirme

1001gecemasallariyla1002gece
Sevgili bu islerden anlayan duyuru insanlari!Elimde -benim icin buyuk, insanlik icin kucuk- bir miktar para var. `: 720-730 lira`Ben bunun is bankasinda bir sekilde buyumesini istiyorum. Sizce ne tarz bi sey yapmaliyim? Hepsini yatirim fonuna mi, yoksa bolerek farkli farkli seylere mi? Valla hic bir
Sevgili bu islerden anlayan duyuru insanlari!

Elimde -benim icin buyuk, insanlik icin kucuk- bir miktar para var. *

Ben bunun is bankasinda bir sekilde buyumesini istiyorum. Sizce ne tarz bi sey yapmaliyim? Hepsini yatirim fonuna mi, yoksa bolerek farkli farkli seylere mi? Valla hic bir bilgim yok, aciklarsaniz veya fikir verirseniz acayip sevinirim.

Tesekkurler simdiden..
0
1001gecemasallariyla1002gece
(06.07.09)
yatırım fonunun bir çok çeşidi var, işbankın sitesinden özelliklerine dair bilgi edinebilirsin, ama meşhur b tipi likit fon ise getirisi ve riski düşük bir yatırım olacaktır.
onun yerine vadeli mevduat düşün diyeceğim ama faizleri de kuşa çevirdiler maşallah. yine de, ihtiyacın olmayacağından eminsen o parayı vadeli mevduat yap sen en iyisi.
ayrıca yatıracağın paranı küçümseme, küçümsenmesine de izin verme, önemli olan çokça paralar değil yatırım ve tasarruf alışkanlığı kazanman.
0
lhun
(06.07.09)
banka değil de altın almayı düşünsene...
0
son nefes
(06.07.09)
hazine bonosu alın. temiz, kaybetmezsiniz.
0
metox
(06.07.09)
fon alıp satmak kısa vadede büyük meblağlarla bu işi yapanlara iyi kazandırır. o kadarcık para için attığın taş ürküttüğün kurbağaya değmeyebilir. hem her gün takip etmek gerekiyor ki, zamanında satasın.

bence koy mevduata ya da hazine tahviline gitsin.
0
no avalon
(06.07.09)
vadeli mevdauat yaptim sonunda, bir sonrakini altina yatirmayi dusunuyorum :) tesekkurler
0
🌸1001gecemasallariyla1002gece
(06.07.09)
uzun vadeli beklerim diyorsan devlet tahvili al, unut. yok belli olmaz lazım olabilir çekerim vs. diyorsan likit fon al ama getirisi düşüktür. işbankasının internet likit fonunu tercih et getirisi biraz daha iyidir.
0
eksi daglarinin aslani
(06.07.09)
(4)

Yurtdisindaki sirketin Turkiye'de subesini acmak

JackLondon
Durum soyle, ablamin Kanada'da bir sahis sirketi var.(Kanada pasaportu var.) Ben de Istanbul'da sirket kurmak istiyorum. Kanada'daki sirketin ofisiymis gibi burada bir sirket acmak mi daha karli, yoksa benim sifirdan Istanbul'da bir sahis sirketi kurmam mi. Su yabanci yatirim tesvikleri, vergi dilim
Durum soyle, ablamin Kanada'da bir sahis sirketi var.(Kanada pasaportu var.) Ben de Istanbul'da sirket kurmak istiyorum. Kanada'daki sirketin ofisiymis gibi burada bir sirket acmak mi daha karli, yoksa benim sifirdan Istanbul'da bir sahis sirketi kurmam mi. Su yabanci yatirim tesvikleri, vergi dilimleri vs. acisindan daha mi avantajli olur acaba?
0
JackLondon
(05.07.09)
sıfırdan şirket kurman daha karlı. türk mevzuatında yabancıya ayrı bir teşvik verilmiyor. yeli firmayla aynı muameleye tabi (milli muamele ilkesi geçerli). şubenin prosedürleri ve akabindeki işlemler daha az avantaj sağlar. git herhangi bir ticaret sicile, kur şirketini.
0
no avalon
(05.07.09)
direkt yabanci sirketin turkiye subesine herhangi bir kolaylik saglaniyor mu bilmiyorum ama yabanci ortakli sirketlerin avantajlari var. arastirin. en azindan ablanizin ortak oldugu bi firma kurun burada. avantajlardan yararlanirsiniz, tesvik yaninda vergisiz demirbas getirebilme hakkiniz var yurtdisindan.
0
terp
(05.07.09)
kesinlikle yabancı şirketin şube olarak faaliyet göstermesi daha avantajlı. birde kuruluş sermayesinin kanada'dan gönderildiğini ispatlarsan (doğrudan yabancı yatırım deniyor buna) ilave avantajları oluyor. ancak bu bilgilerin hepsine know-how deniyor ve bedava kimsenin vereceğini zannetmiyorum
0
modesttiago
(05.07.09)
Türk şirketi aç. Kanada' dakini ofis göster hatta. Yurtdışı ofislere teşvik var hocam aklında olsun.
0
charlesbukowskiineksi
(05.07.09)
(10)

mozilla firefox 3,5 sekme kapatma zımbırtısı "x"

snow bros
hola amigosben bu yeni firefox u indirdim henüz yeni yeni kurcalıyorum fakat açtığım sekmeyi kapatmak için "x" butonu sekme üzerinde yok, eskisinden alışmışım böyle bir gıcık oluyor. nasıl çözeriz bunu dostlar bi el atıverseniz.
hola amigos

ben bu yeni firefox u indirdim henüz yeni yeni kurcalıyorum fakat açtığım sekmeyi kapatmak için "x" butonu sekme üzerinde yok, eskisinden alışmışım böyle bir gıcık oluyor. nasıl çözeriz bunu dostlar bi el atıverseniz.
0
snow bros
(01.07.09)
ctrl + w sekme kapatıyor..
0
dambil
(01.07.09)
peki bunu browser üzerinde sekmeye ekleyemezmiyiz?
0
🌸snow bros
(01.07.09)
kesin yeni sürüme uyumlu bir eklenti vardır.
0
deckard
(01.07.09)
ba$ligina da yazdim bu hatayi, bende de oluyor bazen. browseri tamamen kapatip acmak duzeltiyor $u anda.
0
astaroth
(01.07.09)
yeni tab açıp about:config yazıp enter'a basın
orada browser.tabs.closeButtons'ı bulun.
Value kısmı 0 ise 1 yapın, her tab'e çarpı işareti gelecek.
0
simendiferlerin efendisi
(01.07.09)
@simendiferlerin efendisi söylediğin yöntem halletti sağolasın, herzamam ki gibi süpersiniz canlar.
0
🌸snow bros
(01.07.09)
oha direkt x yokmu$ sende. benim dedigim hatada x'ler var fakat i$levsizdi ^^
0
astaroth
(01.07.09)
olmadı gene yapıyorum o an için geliyor "x" ama kapatıp geri açtığımda kayboluyor, lan bi seferde düzgün yapın bişeyi arkadaş yaaa pööfff
0
🌸snow bros
(01.07.09)
Henüz 3.5 sürümünü yüklemediğimden sorunuza ilaç olmayacak belki ama şayet masaüstü sistem kullanıyorsanız, yani farenizin orta tuşu varsa sekmenin üstünde orta tuşa basınca kapanır, pek kullanışlıdır, bilmeyenlere katkımız olsun.
0
inshroud
(01.07.09)
tab mix plus ilacınız, ama ne yazık ki 3.5 uyumlusu çıkmadı daha :(
0
no avalon
(01.07.09)
(4)

MacBook

türk kelekom
İnternete bağlanırken ayrıca yapmamız gereken birşey var mı MacBook ile?windows xp değil bu arada
İnternete bağlanırken ayrıca yapmamız gereken birşey var mı MacBook ile?
windows xp değil bu arada
0
türk kelekom
(30.06.09)
Yurt disindan aldiniz herhalde?
0
msb
(30.06.09)
evet
0
🌸türk kelekom
(30.06.09)
ayrıca derken? hiç mi bağlanamıyorsunuz? güvenlik için ekstra birşeyler mi soruyorsunuz?

eğer adsl modeminiz ethernet ten bağlıysa; ekranın en sol üst ucundeki elma ya tıklayıp, system preferences->Network ten bağlantınızın çalıştığından emin olun (açılan pencerenin sol tarafındaki listede ethernet' yeşil yanıyordur). DHCP veya manuel ip adresi girerek DHCP seçip DNS serverlarınızı modeminizinkilere ayarlayın problem olmaması lazım.

airport la bağlanamıyorsanız kayıtlı bütün wifi noktalarınızı silerek başlayın. tekrar bağlantı noktanızın şifrelerini girin. ama bu yöntem bende her zaman işe yaramıyor (bir ikinci bilgisayar bağlanınca mac in tüm bağlantısı kesiliyordu, gerçi bu benim modemimle ilgili bir sorunda olabilir). bunu hah kesin şudur diye bir çözüm bulamadım. ethernetten devam ediyorum.

aynı ip yi kullanan başka birbilgisayar varsa mac os x uyarı veriyor mnuel ip girmek işe yerayabilir.

umarım yardımcı olur.
0
norrin radd
(30.06.09)
network diagnosis ile sorunu tespit ederseniz yardimci olmasi kolaylasir (network preference'ta 'assit me'ye basinca cikar).

airport icin en basit tipleri vereyim yine de:
- network preference'tan location'i automatic yapin.
- @norrin radd'in dedigi gibi wi-fi bilgilerini resetleyin.
- 'advance' tab'inda kendi wifi'inizi en uste tasiyin ki ilk ona baglansin.
- tcp/ip tabinda ipv4'u 'using dhcp' yapin.
- ipv6'i automatic yapin.
- wireless modem/router, ne kullaniyorsaniz onun ana sayfasina girip gerekli ayarlari yapin.
- bazi mac modellerinde (bir sene oncekilerde ozellikle) bazi WPA sifrelerini yazarken basina sonuna % isareti mi ne kullanmak gerekiyordu. yoksa bir suru anlamsiz rakam veriyordu. sifreyi mac'in dogru algiladigindan emin olun.

yine olmazsa bize sorun :)
0
no avalon
(30.06.09)
(8)

MAC Numarasi

no avalon
cok temel bir sorum var. yuz yillik macintosh kullanicisi olarak ilk pc'mi edindim. uzerinde xp sp3 var. bunu wireless router'ima baglamak istiyorum. ancak wireless'in mac filtresi var ve pc'nin mac numarasini filtreye eklemem lazim. gel gor ki bulamadim aletin mac numarasini!!!nereye saklar pc'ler
cok temel bir sorum var. yuz yillik macintosh kullanicisi olarak ilk pc'mi edindim. uzerinde xp sp3 var. bunu wireless router'ima baglamak istiyorum. ancak wireless'in mac filtresi var ve pc'nin mac numarasini filtreye eklemem lazim. gel gor ki bulamadim aletin mac numarasini!!!

nereye saklar pc'ler bu gizli bilgiyi?
0
no avalon
(29.06.09)
Başlar-->Çalıştır-->cmd yaz çıkan ekrana ipconfig/all yaz
0
anarche
(29.06.09)
çalıştır'a cmd yazın, gelen dos ekranında ipconfig/all yazın.

fiziksel adres diye gösterdiği mac adresiniz.
0
infernal majesty
(29.06.09)
"ipconfig is not recognized as internal or external command" diye bir mesaj cikiyor desem?
0
🌸no avalon
(29.06.09)
ıpconfıg falan mı yazıyorsun acaba?
0
argent dawn
(29.06.09)
yok, ipconfig yaziyorum, "i" ile....
0
🌸no avalon
(29.06.09)
ipconfig -all

birde bu komutu dener misin?
0
anarche
(29.06.09)
0
sourlemonade
(29.06.09)
buldum!!! merak edenler icin soyluyorum, path windows32 degildi. onu duzeltince oldu.

edit: evet, zaten lan ve wan'in ayri mac adresleri varmis...
0
🌸no avalon
(29.06.09)
(5)

kapatılmış elektriğin mührünü kırarsam ne olur?

p shadow
olay şu:içinde kiracı olarak oturduğum ev haziran ayı içinde satıldı.haziranın kirasını da yeni ev sahibine ödedik.bu eve yeni ev sahibi taşınacağından dolayı biz çıkacağız ancak sözleşmemiz temmuzun 1'inde bitiyor ve ayrıca 6 ay önceden bize noterden ihtarname de gönderilmediği için çıkmam gerekmiy
olay şu:
içinde kiracı olarak oturduğum ev haziran ayı içinde satıldı.haziranın kirasını da yeni ev sahibine ödedik.
bu eve yeni ev sahibi taşınacağından dolayı biz çıkacağız ancak sözleşmemiz temmuzun 1'inde bitiyor ve ayrıca 6 ay önceden bize noterden ihtarname de gönderilmediği için çıkmam gerekmiyor diye biliyorum.
eski ev sahibi şu anda içinde oturduğum ve sözleşmesi devam eden evin elektrik ve suyunu kapattırmış. yeni ev sahibi de açtırmadı henüz. ben de ay sonunda çıkacağım evden diye kendi adıma açtırmak istemiyorum doğrusu.
şimdi ben 3 gündür elektriksizim, mağdurum. ayrıca açılsa bile en erken pazartesiyi bulacak.

birincisi, benim bu mağduriyetim durumunda ne yapmam gerekir? hakkım nedir?
ikincisi, mührü kırsam ceza kime gelir ne kadar gelir ne olur yani?

şimdiden teşekkürler...
0
p shadow
(27.06.09)
borç yüzünden falan kesildiğinde, borcu ödediğiniz zaman kendiniz de açabilirsiniz diyorlardı, çok kızmıyorlardı yani. muhtemelen siz şimdi kırsanız, sonra açtırılsa, kimse olayı fark etmeyecektir. ama tutup da işgüzar birine rastlarsanız, kök söktürebilir. risk size ait yani.
0
yalnux
(27.06.09)
para cezası gelir ve sen oturdugun içn sana gelir ceza. ama mühür kıran çok insan oluyor, es geçirtme durumu da olabilir.
bir çok defa kiracılar bu mühür kırmayı yaptı hiç de ceza almadılar hatta bir tanesi 2 sene fatura ödemeden elektrik kullandı mühirleride kırmıştı, nasıl hallediyorlarsa artık...
0
alchemistt
(27.06.09)
yaa kir gitsin, bi sey olmaz. zaten cikip gidecen evden. eski ve yeni ev sahibinden biraz kufur yersin. sen de onlara kufur et olsun bitsin.
0
tm 100 series
(27.06.09)
kanuna gore para cezasi blah blah.... gercek hayatta hicbir sey olmuyor. ben cok kirdim. yeter ki saat calissin ;)
0
no avalon
(27.06.09)
bulunduğun bölgedeki görevlilere göre de değişiyor bu ya. misal şehrin uzağında bi yerlerde oturan arkadaşlarımın elektriği 3 aylık borçtan sonra kesilirken, benim evinki ilk aydan son ödeme tarihini 1 gün geçirince kesiliyor. zannediyorum mühür kırma durumundaki risk de buna göre değişir.
0
jangara
(27.06.09)
(5)

Gribimsi

homo statisticus
Merhabalar.2 gündür tuhaf haller içerisindeyim. Halsizlik ve eklem ağrıları tavan yapmış durumda. Zaman zaman ateşim azıcık yükseliyor. Başım ağrımıyor ancak epeyce ağırlaştığını hissediyorum.Grip oluyorum diyeceğim ama, daha önce her grip oluşumda önce boğazda yanma ve burun akıntısı, hapşırık fila
Merhabalar.

2 gündür tuhaf haller içerisindeyim. Halsizlik ve eklem ağrıları tavan yapmış durumda. Zaman zaman ateşim azıcık yükseliyor. Başım ağrımıyor ancak epeyce ağırlaştığını hissediyorum.

Grip oluyorum diyeceğim ama, daha önce her grip oluşumda önce boğazda yanma ve burun akıntısı, hapşırık filan olurdu. Bu sefer burnum akmıyor, ancak boğazım hayli şişmiş gibi, yutkunurken oldukça zorlanıyorum. Sabah kalkınca birkaç saat süreyle iyi hissediyorum, öğlene doğru durum yine aynı..

3-4 gün süreyle doktora görünmem mümkün gözükmüyor, ne olabilir ki acaba bu vaziyetim?

Teşekkürler.
0
homo statisticus
(23.06.09)
solunum yolları enfeksiyonu? ama eklem ağrılarıyla alakasını kuramadım.
0
cro magnon
(23.06.09)
pnömobilmemne diye bir hastalık var. tipik atipik diye formları var. bizim oğlan geçirdi 3 ay önce. evet klasik solunum yolu enfeksiyonu gibi yapıyor ama tam değil, klasik boğaz, balgam, burun akıntısı ve tıkanıklığı gibi semptomları üretmiyor ya da az üretiyor.
bir tür zatürre gibi. akciğerde yerleşmiş böcükler.

bunları deme sebebim her senenin kendine has salgınları var. illa grip olacak değil.

sonuç?
doktor.
0
delikan76
(23.06.09)
pnömoni değil mi o? zatürre yani. zatürre tam olara böyle değil bildiğim kadarıyla.
0
cro magnon
(23.06.09)
bravo, bu yazin moda gribini kaptiniz buyuk ihtimal :)

cuma gunu ayni sikayetlerle eve geldim ve gece agridan bi uyku tutturamadim. gargara margara, c vitamini, aspirin.... agzima etti serefsiz. daha bugun yutkunmaya basladim. sirtim biraz hala agriyor ama buyuk oranda gecti butun haftasonu yatinca. sonra duydum ki baskalarinda da olmus. sizde de olabilir. tabii belirtiler azalmazsa, ates daha da yukselirse mutlaka doktora gitmek gerekir.
0
no avalon
(23.06.09)
Biraz daha yayla havası soluyayım, ardından tıpış tıpış...
Teşekkürler.
0
🌸homo statisticus
(24.06.09)
(3)

aniden artan cilt hassasiyeti

zipirinsan
zaten hassas bir tenim vardı, biri dokunacak olsa morarırdı falan ama bu ara bu durum iyice azıttı. dün sandalyede iki saat oturdum diye bacaklarımın arkası yara oldu. bildiğin yara yahu! bugün de terlik giyip yüz metre yürüdüm ayak parmaklarım yara oldu. bileğimi klavyeye dayadım diye bileğimde de
zaten hassas bir tenim vardı, biri dokunacak olsa morarırdı falan ama bu ara bu durum iyice azıttı. dün sandalyede iki saat oturdum diye bacaklarımın arkası yara oldu. bildiğin yara yahu! bugün de terlik giyip yüz metre yürüdüm ayak parmaklarım yara oldu. bileğimi klavyeye dayadım diye bileğimde de yara oldu.

niye olabilir bu? hani morarma kızarma vs şeylere alışkınım da, resmen derimde yaralar açılıyor. hangi hastalıkların habercisi olabilir? hangi doktora gitmeliyim?
0
zipirinsan
(22.06.09)
doktor değilim:
hematolojiye git. o morluklar kan sorununu (bi milyon tane) işaret edebilir. nekroz meydana geliyordur cilt altında. bir ilaç kullanmaya başladıysan veya ilacın dozu arttıysa o da bu etkiyi yapabilir. hassas bir cildin varmış zaten üstüne kan sorunu da eklenmesin. geçmiş olsun.
0
cinematography
(22.06.09)
ailede şeker var mı? baktırmakta fayda olabilir.

sorun cilt olduğu ilk akla cildiye geliyor tabii. ikinci tercihim geniş spektrumlu olduğu için dahiliye olurdu.
0
no avalon
(22.06.09)
acilen dermatoloğa görünmen lazım,
acıbadem hastanesi bağdat caddesi polikliniğindeki doç.dr.yasemin saray'ı şiddetle öneririm, hatun işinin ehli.
geçmiş olsun.
0
mocha
(22.06.09)
(7)

electro world açılmış ürün iadesini kabul ediyor mudur?

a7x
hiç kullanılmamış ama açılmış bir ürünü iade edebilir miyim? 5 gün oldu daha alalı.
hiç kullanılmamış ama açılmış bir ürünü iade edebilir miyim? 5 gün oldu daha alalı.
0
a7x
(22.06.09)
çirkefe yatın, çirkinleşin paşa paşa kabul ederler.
0
cro magnon
(22.06.09)
Tüketici kanununa göre 15 gün içinde ürünü iade etme hakkınız var. eğer buna yanaşmazlarsa tüketici haklarını bildiğinizi, hatta tüketici mahkemesine gidip "şikayetimvar.com"da da bu durumu cümle alemle paylaşacağınızı söylerseniz, geri adım attırırsınız.
0
trawmatolog
(22.06.09)
Vakumlu pakette bulunan bir ürünse genelde biraz çamura yatıyorlar onlarda ama electro world bu durumlar işi yokuşa sürmez pek. Direk bu işle ilgilenen yetkili ile görüşün mağazaya gittiginizde aldıgınız reyon elemanı falan yerine.
0
rurouni
(22.06.09)
bildiğim kadarıyla tüketici kanununda 15 gün içinde iade ayıplı mal'da geçerli. onun dışında mağazadan doğrudan aldığınız ürünü iade etme "hak"kınız yok. internet üzerinden yapılan alışverişlerde 7 günlük bir "sözleşmeden cayma" hakkınız, dolayısıyla mazaretsiz iade hakkınız var. onun dışında mağazaların bu konuda izlediği politikalara kalmışız.

yakın zamanda yaşadığım bir örnek: bimeks ilk üç gün içinde mazeretsiz iade kabul ediyor. her yere asmış, ilan etmiş. bir bakın elektroworld'ün bu konudaki politikası nedir.
0
no avalon
(22.06.09)
evet aldığınız ürünü iade edemiyosunuz beğenmedim diye. öyle bişeyi zamanında carrefour yapmıştı hala var mı bilmiyorum ama bokunu çıkarmıştı bazı arkadaşlar. adam sömestr da gidip sinema sistemi alıyo 10 gün takılıyo evinde babalar gibi sonra ben bunu beğenmedim diyip geri iade ediyolardı. elektroworld de ise iade almıyolar boşa götürmeyin.
ama isterseniz bi telefon edip şansınızı deneyin alacağınız cevap %99 olumsuz olacaktır.
0
rentts1
(22.06.09)
iade etmeme gerek kalmadan sıkıntım çözüldü, ama rurouni'nin de dediği gibi gerçekten işi yokuşa sürmeyen, ve olumlu bir stratejileri var. cevaplar için teşekkürler..
0
🌸a7x
(22.06.09)
sorununuz çözülmüş ama başkalarının da bilgisi olsun diye yazıyorum,

ben electro world'den 30 liralık bir kablo almıştım, paketi açılmamış şekilde yaklaşık 4 gün sonra en azından aynı fiyata başka bir ürünle değiştiririm diye düşünerek vermiştim görevliye, o da direk paramı iade etmişti sorgusuz sualsiz. hoşuma gitti tabi.

bilginize.
0
pozitif dusunce de kazanir
(22.06.09)
(3)

evdeki pireli kedi

supergirl
Merhaba arkadaşlar;Arkadaşım evine ikinci kedisini almış. Çok şeker simsiyah bi şeymiş. Pet shop'un önündeki kafesten yani dışarıdan almış diyebiliriz. Pire ilacı damlatmışlar üstüne ama evde severken üzerinde pire görmüş. Haftasonu olduğu için veterenir kapalı, telefonuna da ulaşamıyor. Evi pire sa
Merhaba arkadaşlar;

Arkadaşım evine ikinci kedisini almış. Çok şeker simsiyah bi şeymiş. Pet shop'un önündeki kafesten yani dışarıdan almış diyebiliriz. Pire ilacı damlatmışlar üstüne ama evde severken üzerinde pire görmüş. Haftasonu olduğu için veterenir kapalı, telefonuna da ulaşamıyor. Evi pire sarmasından korkup kediyi kapalı balkona koymuş. Mamasını suyunu da vermiş. Yiyormuş da ama miyavladığı için arkadaşım biraz üzülüyor.

Evi pire basar mı? Ne yapmak gerekir? Yarın veterinere gidecekler ama şimdi bilen birinin bilgisine ihtiyaç duyuyor.

Veteriner ve kedisever arkadaşların cevaplarını bekliyoruz.
0
supergirl
(21.06.09)
oncelikle pire evin diger kedisine musallat olmasin diye, ikisine ayni anda tedavi yapsin. o ensesine damlatilan ilac kediyi isiran pireleri olduruyor, ama hemen temizlemez. su an ustunde yasayan pireler icin pire sampuani, olmadi kediyi yikarken pireleri citlatmak gibi yontemlerle ustundekilerden kurtulmaya calisabilirsiniz (kedinin ebadi da onemli). tabi pire yumurtalari bunlarin hepsine dayanikli. evi pire basmasi bir-iki hafta alir. eger enseye damlatilan ilaci kullanirsaniz, iyi sonuc alirsiniz. baska da yolu yok. olmadi sonrasinda evi ilaclayabilirsiniz.

biz cok cektik, siz cekmeyin. ayrica "pire insana gelmez" safsatasina inanmayin. hatir hatur yiyorlar insanlari da.
0
no avalon
(21.06.09)
(git: 75965)
0
joelskellington
(21.06.09)
kuruçeşme'de bir veteriner bulmuş (pako) ona götürmüş. damla vermiş vs. bir hafta balkonda kalacakmış, ama pire yüzünden değil iç parazitler yüzünden. ev arkadaşı kedi de çok büyük sayılmaz henüz.

çok teşekkürler ilginiz için.
0
🌸supergirl
(21.06.09)
(7)

Birisi bana Vodafone'u övebilir mi?

agent orange
Turkcell'deyim ve her ay ne yapsam da max. 70-80 gelsin diye yırtınırken, ne zaman biraz açılsam 150'den aşağı fatura gelmiyor. Ama hiçbir teknik sorun yaşamıyorum işte.Hani gözüm sürekli ekşi'deki yorumlarda. Kesinlikle ikna olmaya meyilliyim (her yöne 55 tl abi) Ama hakkında teknik - kapsama alanı
Turkcell'deyim ve her ay ne yapsam da max. 70-80 gelsin diye yırtınırken, ne zaman biraz açılsam 150'den aşağı fatura gelmiyor.

Ama hiçbir teknik sorun yaşamıyorum işte.

Hani gözüm sürekli ekşi'deki yorumlarda. Kesinlikle ikna olmaya meyilliyim (her yöne 55 tl abi) Ama hakkında teknik - kapsama alanı - müşteri hizmetleri kalitesi bakımından iyi şeyler söylendiğini görmedim.

Hadi be abi
İkna edin beni:(
0
agent orange
(21.06.09)
Avea son üç gündür üç defa en çok ihtiyacım olan saatlerde bana arama yaptırmadı/mesaj göndertmedi saatlerce. Vodafone'da hiç böyle şeyler olmazdı mesela. Vodafone'un müşteri hizmetleri hattı sayesinde klasik müzik kültürüm oluştu. Akşamları Türk Marşı dinlemeden uyuyamaz oldum.
0
eftalit
(21.06.09)
98 yilindan beri kullaniyorum.kapsama alani diye bir problemim yok.musteri hizmetleri benim icin gayet yeterli.teknik destek istedigimde her zaman fazlasiyla yardim oldular.

bakinca 11 yil olmus.cebimde cuzdanimda ikinci bir hat tasiyayim baska hat kullanayim gibi bir olayim olmadi.surekli ofis disinda oldugum icin butun irtibatimi bu telefonla saglarim.kisa mesajla dert anlaytabilmeyi bilmedigimden herkesi ararim.paket degisiklikleri yapmadim buna ragmen yurtici konusmalarim 100 lira civarindadir.yogun yurtdisi programdan oturu aylik 300-400 tl arasinda fatura gelir.aman onu aramayim bunu aramayim cok yazar.yurtdisinda telefonu kapayim kol boregi yemeyelim gibi derdim dolayisiyla olmaz.

is arkadaslarimdan biliyorum.odemeli arayan olmaz.yigen kuzen ivir zivir kontor atsana diye rahatsiz etmez.pinti arkadaslarin ortaya cikar.faturali hatti oldugu halde bana cevapsiz cagri birakan bir kac tanidigim var:))
0
cizgilipijama
(21.06.09)
kardesim ve esi turkcell'den vodafone'a gectiler, 6 ay kadar oluyor. gayet memnunlar, bir sorunlari yok, fiyat cok iyi. ben de gececektim ki, kamucell icad oldu :)

hem yabanci tekel, yerli tekelden iyidir seklinde bir inancim. ne de olsa korumasi gereken kuresel bir reputation'i var :)
0
no avalon
(21.06.09)
yurtdışı görüşemelerin olacaksa kesinlikle geç bi kere. 3g kullanacaksan, sen bilirsin türksel bu konuda en iyi, vodafone 2. avea ne halt etti bilmiyorum (lisanstan bahsediyorum ) vodafone candır, tarife yapar, kampanya değil (genel olarak yani) türkcell kampanya yapar, müşterilerine müşteri katar, sonra hortumlamaya devam eder.
ikna olmadıysan bile geç, mclaren'e para gelsin seneye bu işkenceyi çekmeyelim hehe.
0
abtash
(21.06.09)
35 kontöre 3000 adet mesajlasma verir. daha ne olsun yav
0
dukeboy
(21.06.09)
ben 2-3 ay önce geçtim turkcellden vodafona, herhangi bir yamuğunu görmedim. 70-80 lira fatura da işine geliyorsa, limitsiz tarifeye geçersin her yönle konuşursun bol bol
0
zubundy
(21.06.09)
abi öyle bi tarife sundular ki kayıtsız kalamadım:)

5000 dakika turkcell
1000 dakika diğer opr.

60 tl


Demek ki gerçekten zıvanadan çıktığınıza inanmaları gerekiyormuş.
0
🌸agent orange
(03.07.09)
(5)

susamıyorum sanki..

dambil
Selamlar herkese,az önce fark ettim ki günde maksimum 1 litre kadar su içiyorum hele bir de yaz mevsiminde. susuyorum ama aşırı derecede değil. akşamlar gayet spor yapmaya da gidiyorum, döndüğümde biraz fazla su içiyorum ama gene de günde 1 litreyi geçmediğini tahmin ediyorum..biraz fazla meyve yiyo
Selamlar herkese,

az önce fark ettim ki günde maksimum 1 litre kadar su içiyorum hele bir de yaz mevsiminde. susuyorum ama aşırı derecede değil. akşamlar gayet spor yapmaya da gidiyorum, döndüğümde biraz fazla su içiyorum ama gene de günde 1 litreyi geçmediğini tahmin ediyorum..

biraz fazla meyve yiyorum, ondan mıdır ki? ama su ya. neyse bir aydınlatıverin neden susamıyorum?

teşekkürler herkese..
0
dambil
(20.06.09)
tükettiginiz meyvelerle sıvı ihtiyacınızın bir kısmını karşılıyor olabilirsiniz. özellikle kavun karpuz gibi meyvelerin su yüzdesi çok yüksek. ama onlarla birlikte kalori de alırsınız. su dışında çay, kahve, meşrubat vs ile de sıvı alıyorsunuz toplamda bunları da hesaplayın. normali suyu susadıkça içmektir zaten. ihtiyaç duymadığınız halde zorlayarak su içmek böbrek probleminiz filan yoksa gereksiz.
0
synick
(20.06.09)
bol bol su içmek gerek. belki tek dejavantajı, tuvalete sık gidersin. gün içerisinde az su içmenin sebebi, vucudunun ihtiyaç duyduğu suyu yediklerinden karşıladığı için olabilir. bir de alışkanlık meselesi, ben misal acıktığımda, sabah kalktığımda bile bardak bardak su içme ihtiyacı duyuyorum
0
roadrunner_merlin
(20.06.09)
ben 1 litre bile içmem normalde. hatta bazı günler hiç içmem. sabahtan akşama kadar kola içerim. tehey.
0
cro magnon
(20.06.09)
evet ne kadar çok içerseniz o kadar çok tuvalete gidersiniz ama vücudun temel enerji kaynağı sudur, günde en az bir litre içerseniz iyi olur.
0
baldur2
(20.06.09)
ben de ayni sorundan mustarip idim 10 yil kadar once. doktor dedi ki "hicbir sey suyun yerini tutmaz". soyle yaptirdi bana: sabah kalkip iki bardak su iciyordum. sonra yemeklerden once de iki bardak su iciyordum.

allah sizi inandirsin, ilk bir ay ozellikle sabah ictigim sular booole boynuma akiyordu, o derece nefretlikti yani. ama sonra alistim. hatta birkac ay icinde susayarak uyandim. meger insan alisiyormus da susuyormus. simdi gunde 5-6 duble cay icsem de, su icmeden duramiyorum.
0
no avalon
(21.06.09)
(10)

ingilizce challenge

dr shephard ameliyathaneye
"no one can conquer who doesn't fight"tercümesi "savaşmayan kimse fethedemez" midir, yoksa "savaşmayanı kimse fethedemez" midir?cevap birincisi ama niye ikincisi degil? gramer olarak aciklayabilecek var mi?
"no one can conquer who doesn't fight"

tercümesi "savaşmayan kimse fethedemez" midir, yoksa "savaşmayanı kimse fethedemez" midir?

cevap birincisi ama niye ikincisi degil? gramer olarak aciklayabilecek var mi?
0
dr shephard ameliyathaneye
(13.06.09)
savaşmayanı kimse fethedemez gibi geliyor bana.
0
madrigal
(13.06.09)
"no one can conquer (one) who doesn't fight" olsaydı işte o zaman "who" ikinci one'a refer eder ve "savaşmayanı kimse fethedemez" olurdu.

lakin burada who'nun refer edebileceği "no one" kısmı var.e böyle olunca da anlam birincisi oluyor.

doğru mu anlatabildim mi ki? ehuhe bildim bence bana 100 puan.
0
nevrochaotica
(13.06.09)
no one can conquer who doesn't fight = savaşmayan kimse fethedemez
no one can conquer (to) anyone who doesn't fight = savaşmayanı kimse fethedemez
0
roadrunner_merlin
(13.06.09)
daha basit:

no one can conquer who doesn`t fight (savasmayan fethedemez.)
0
gunlerin kopegi
(13.06.09)
hayir ikinci secenek dogru.

cümle aktif
one = özne
who doesn't fight = nesne
no olumsuzluk katiyor

"no one can conquer it", "no one can conquer him" ile degistirerek görebiliriz.

savasmayan kimse fethedemez diyebilmek icin "(one) who doesn't fight can't conquer" denmesi lazimdi.

ama merak ettim niye yanlisim :P
0
fspades
(13.06.09)
savaşmayanı kimse fethedemez. kesinlikle.
"savaşmayan fethemedez" değil. ingilizcede, nitelemek istediği özelliği direkt dibine getirmesi gerekir. yani, no one who does not fight can conquer dese idi birinci dediğiniz olurdu.
0
cedilla
(13.06.09)
evet aynen cedilla'nin dedigi gibi. bu cümledeki "who doesn't fight"'i relative clause ile karistirmamak lazim.
0
fspades
(13.06.09)
Ortacag'da sir bilmemne bisey tarafindan söylenmis, aslinda her iki manaya da geliyor sanirim, vurguya göre degisiyor anlami.. bizdeki "oku adam ol baban gibi, esek olma" muhabbetinde oldugu gibi.
cevaplara tesekkürler :)
0
🌸dr shephard ameliyathaneye
(13.06.09)
kanimca cumle yanlis kurgulanmis. sanki cinli fortune cookie seysi yaziyor :)

savasmayan kimse fethedemez icin "he who doesn't fight, cannot conquer" gibi bir sey derdim.
savasmayani kimse fethedemez icin de "no one can conquer (some) one who doesn't fight" derdim.

burada basit olani dogru kabul edip, bu arkadasin "savasmayan fethedemez" demek istedigini ~ama diyemedigini~ dusunuyorum.
0
no avalon
(13.06.09)
ikincisi doğru. who eğer orada no one olan şahsı simgeliyor olsaydı no one'dan hemen sonra gelirdi, o zaman da anyone'a dönerdi saçma olmaması için

==> anyone who doesn't fight cannot conquer. (savaşmayan kimse fethedemez)
==> no one can conquer (those mülayim men)who doesn't fight. (savaşmayanı fethedemezler)

böyle bir kullanımı da varmış: One does not conquer who doesn't fight.
0
boshi
(13.06.09)
(4)

yurtdışı ürünlerinde garanti?

eskili
mesela amerikadan aldığımız ve türkiyede satılan elektronik eşya bozulursa, gerekli kağıtlar elimizde bulunuyorsa ücretsiz garantiye verebiliyormuyuz?
mesela amerikadan aldığımız ve türkiyede satılan elektronik eşya bozulursa, gerekli kağıtlar elimizde bulunuyorsa ücretsiz garantiye verebiliyormuyuz?
0
eskili
(07.06.09)
İki arkadaşım aldıkları ürünleri aldıkları ülkelerin teknik servisine(almanya ya) yolladıklar.
0
ilkdefa
(07.06.09)
bazılarında uluslararası garanti oluyor. ona dikkat et. yoksa amerikaya geri göndermen gerekir.
0
argent dawn
(07.06.09)
tasinabilir aletler genelde dunya capinda garantilidir (laptop, fotograf makinesi vs.) ama turkiye'de servis hizmetinin olmasi lazim. alirken bir bakmakta fayda var.

benim amerika'dan aldigim aldigim laptop bozuldugunda garanti kapsaminda burada yaptirmistim. ama alet apple'di.
0
no avalon
(07.06.09)
hayir garanti filan yok başıma geldi biliyorum , 100 dolarlik swatch saati bile goturun tamir etmezler , canon fotograf makinasi ayni sekilde , bilgisayar aynen apple lar , adam diyor ki benim hic bir kazancim olmadi neden riskini ben alayim , ha amerikaya geri gonderirseniz ve magazadan aldiysaniz sorun yok ama onda da absurd kargo masraflari doguyor hele de amerikada 1 yil garanti veriliyor pek cok urune bizde ki gibi uzun garanti sureleri yok sonucta pişman oldum bu sevdadan , şahsımca çok buyuk bir karliligi yoksa girmeyin hele ki ebay dan , acik artirma sitelerinden hic tavsiye etmem , yine de karar sizin.
0
zirvelerin ozgurlugu
(07.06.09)
(15)

Ağız kokusu

sarere
Öncelikle belirteyim her gün dişlerimi 2 kez fırçalarım sabah ve akşam olmak üzere, en kötü 1 kez fırçalarım. dişlerimi fırçalarken dişetlerim kanıyor her seferinde. ve gece dişimi fırçalayıp yattığım halde sabah ağzımda acı bir tat ile uyanıyorum lavaboya gidip tükürdüğümde ise tükürüğün rengi kah
Öncelikle belirteyim her gün dişlerimi 2 kez fırçalarım sabah ve akşam olmak üzere, en kötü 1 kez fırçalarım. dişlerimi fırçalarken dişetlerim kanıyor her seferinde. ve gece dişimi fırçalayıp yattığım halde sabah ağzımda acı bir tat ile uyanıyorum lavaboya gidip tükürdüğümde ise tükürüğün rengi kahverengi. reflü mü var bende diyeceğim hiç bilmiyorum. dişlerimi fırçaladığım halde tartarlar oluşuyor... ne yapmalıyım doktora gitmeden önce ?
0
sarere
(03.06.09)
sigara içiyo musun? sigaradan oluyo onlar genelde.
0
suicides underground
(03.06.09)
Dişçi değilim ama diştaşrından dolayı oluşan kokudan çekmişliğim var.
Dişçiye gitmekten çekinmeyiniz, dertlerinizi çözmek için yıllarca okuyorlar.
0
girisimci ruh
(03.06.09)
Dis etlerin kaniyorsa doktora gitmelisin.
0
wpi
(03.06.09)
sigara kullanmıyorum.
0
🌸sarere
(03.06.09)
çok fazla kahve içiyorsan o da yapabilir ama bir doktora görünmende fayda var.
0
hevipeyra
(03.06.09)
arkadas da da oluyordu da diş taşı demiş hemne de temizlemısler. muhtemelen oyledir sizinki de. doktora gidin, doktora gidin, doktora gidin, doktora gidin, doktora gidin, doktora gidin, doktora gidin, doktora gidin, doktora gidin, doktora gidin, doktora gidin, doktora gidin, doktora gidin, doktora gidin, doktora gidin, doktora gidin, doktora gidin,
0
bryan fury
(03.06.09)
Bende de var malesef. Defalarca doktora gittim dis taslarimi temizlettim. Bakim yaptirdim. Dis ipi kullandim. Sonuc ayni. Bir gargara veriyorlar, onu yaptikca sorun olmuyor ama o da bütün agzini dilini uyusturuyor, tat alamiyorsun. Muhtemelen o da aynidir da sadece ben tad alamadigimdan anlamiyorumdur ise yaramadigini. Bilemiyorum bunun baska bir sebebi olmali. Mide problemi var bende de evet.
0
neronas
(03.06.09)
kahverengi tükürme olayı, dişlerinizi fırçalamadığınız gecelerin sabahında daha çok oluyor mu? cevap evet ise, ağızda kalan besinlerle alakalı olabilir..
0
kabablanka
(03.06.09)
agizz kokusunun sebepleri sadece disler degildir:

---copy/paste---
Hazımsızlık, geğirme, kokulu yiyecekler, alkol ve bazı ilaçlar - Burun veya sinüz hastalıkarı - Çürük dişler, ağız yaraları veya bademcik iltihabı - Kusma veya uzun süreli perhizler Diğer taraftan şeker hastalığı, kansızlık ve ateşli hastalıklar.
---copy/paste---

copy/paste by: (git: www.medikalsozluk.com)

bildigim kadariyla mide en onemli bir unsur.

lisedeyken sigara kullanmamaMA ve duzenli dislerimi fircalamama ragmen benimde agzim cok kokardi annem surekli tiksinc bi ifadeyle azarlardi beni, insanin gururu zedeleniyor. surekli agzimda ciklet vardi. universiteye geldigimde onune gecebilecegim tum agiz kokusu sebeplerini hallettim duzenli olarak dis kontrolune gidiyorum. vs..
0
buyerson
(03.06.09)
kahverengi tükrük mü? geniz akıntınız olmasın sizin? o da koku yapar, bir de o kadar arkalar temizlenemeyince diş fırçasıyla kahveydi çaydı çikolataydı (özellikle şekerli ieyler) yapışıp kalıyor oraya.

dişeti kanıyorsa zaten doktora gidin, tartarın da önüne geçilmiyor ki. altı ayda bir temizletmek gerek.
0
no avalon
(03.06.09)
Yukarıda soylenenlerin dışında ben şunu soyleyebilirim. Benimde bir zamanlar senin gibi sıkıntım vardı ama nedenini bulamamıştım. Bir gün Burnum ile ilgili olarak bir muayene icin KBB (Kulak,Burun, Boğaz) doktoruna gittim. Genel bir muayene yaptıktan sonra "...sende ağız kokusu sıkıntısı var ve bunun nedeni midende bulunan bir bakteriden kaynaklanıyor" demişti. 1 hafta ya da 2 hafta boyunca bir antibiyotik verdi. sabah ve akşam olmak üzere kullandım. İlaçı kullandıktan sonra bu sıkıntı da ortadan kalktı.

Yani, boyle bir olasılıkda var. Bilgin olsun. bir KBB Dr. gorun belki işe yarar.
0
Binus
(03.06.09)
Binus kullandığın antibiyotiğin adı nedir biz de bir araştıralım..
0
beni boyle sev seveceksen
(03.06.09)
şimdi baktım ama receteyi yada ilacı bulamadım. Ama ilacın ambalajında değişikti biraz. Haplar 2'li sıra halinda dizilmiş sol taraftakinde güneş sembolu vardı sağ taraftakinde ay sembolu vardı ve sağ taraf ortadan ikiye ayrılacak sekilde mavi renkteydi. Ve sağ ve sol taraftaki ilacların mahiyeti farklıydı sanırım.
Sanırım bir eczacı bu tanımda bir ilacı hemen tanıyacaktır :D
0
Binus
(03.06.09)
gece ağzından nefes alıyorsun kesinlikle ondan.
0
eyke
(03.06.09)
@Binus muhtemelen helicobacter pylori'den bahsediyor ve bahsettiği tedavi de helipak. kanımca öyle "antibiyotik neydi, söyle de biz de kullanalım," denecek türden bir kür değil, doktor tarafından karar verilmesi gerekiyor.

bu olasılığı da soruşturabilirsin tabii kendinde.
0
boshi
(04.06.09)
(15)

Kedimiz Titrek Evden Gitmiş Ortalıkta Yok...

Karluk
Burada kedisi kaçan arkadaşların yazısını görüp üzülmüştüm. Benim de başıma geldi. Titrek adını verdiğimiz sevimli sokak kedisini abim 1 sene önce dışarda daha minicikken ve ölmek üzereyken bulup eve almış. Hayvan belki küçükken bir tramva geçirdiğinden ya da başka sebeplerden çok korkaktı. Korkak o
Burada kedisi kaçan arkadaşların yazısını görüp üzülmüştüm. Benim de başıma geldi. Titrek adını verdiğimiz sevimli sokak kedisini abim 1 sene önce dışarda daha minicikken ve ölmek üzereyken bulup eve almış. Hayvan belki küçükken bir tramva geçirdiğinden ya da başka sebeplerden çok korkaktı. Korkak olduğu kadar beceriksizdi de ama bir o kadar saf ve akıllıydı. Akıllı dediysem de aptal akıllılardan, topuzlu kapıların topuzunu çevirmeyi akıl eder ama olmadık aptallıklar yapardı.

Neyse, açıkçası doğada hayatta kalamayacağını düşündüğümüz bi sevimli kediye baktık büyüttük evin bi ferdi haline geldi. İyi mi baktık? evet, elimizden gelenin en iyisi. Çiftleşme döneminde yaptığı saçmalıklara bile ses çıkarmadık, evi kokuttu her gün temizlemeye uğraştık, tüyleri deseniz bilen bilir... Zaten çok ama çok seviyorduk onu saymıyorum bile. Tüylerden memnun değildik ama kediden de şikayetçi değildik atacak halimiz yok ya keşke bahçeli bi yer olsaydı derdik o kadar.

İstanbul'da 2 kere, İzmir'de 3(1'i biz evden yokken aşağı balkona atlamasıyla) kere dışarı çıkardım ve bu hayvanın dışarıya uyum sağlamasını ne kadar zor olacağını gözlemledim. Birinde zorla eve getirdim beni bile zor tanıdı, ürkmüştü ve vahşileşmişti, panik atak modu işte.

İzmir'de Bostanlı, Atakent Şemikler üçgeninde bi yerlerde oturuyoruz, ikinci katta. Titrek atlamış gitmiş aptal. İnşallah atlarken yandan atlamıştır çünkü orada alt balkonun oluşturduğu bi düzlük var, daha alçakta. Direk atladıysa inşallah iplere takılmamıştır. Sabah 5'te falan yattım ben gene uyku düzenimi bozup, bundan ses seda çıkmadı geceleyin "heh he bugün çok yoruldu uyudu kerata içerde, rahatsız etmiyim" diyordum. Neyse 5'de yattım, annem sabah okula giderken evde olmadığını anlamış, 8'de uyanıp dışarılara iyice baktım, yakındaki sokaklara baktım, yok! Bunu aşağıya çağırıp duran zavallı iki orospu (kusura bakmasınlar titeği çağırıp çağırıp vermiyolardı!) oralardaydı ama titrek yoktu. Gördüğüm en korkak kedi olan titrek ortalıkta yoktu. Annem ağladı, teselli edip okula gönderdim ama ben de pek iyi değildim.

Doğaya müdahale edilmesi taraftarı değilim, Titrek'in kısırlaştırılmasına çok karşı çıktım, kapıları da kırsa kısırlaştırmayacağız zaten esaret altında tutuyoruz hayvanı bahçe bile yok derdim. Gerçekten de arada bir evi bir uçtan bir uca, salonu da son sürat tavaf ederek turlayan titrek kısırlaştırılsa bu sevimli aptallıkları yapamazdı.

Titrek normal bir kedi olsa içim rahat ederdi ama değil ki... Şimdi annem yine telefon etti, merak etmiş soruyor. Şimdi kendime bir yemek hazırladıktan sonra tekrar çıkıp arayacağım ama ortalıkta yok. Zaten arka balkonun orada apartmanın küçük bir bahçe gibi yeri var daha önce atladığında aşağı balkonda kalmış, o küçük bölgeye bile geçmemişti.

Neyse, kendimi teselli etmek istiyorum ama belki de Titrek öldü ya da çok kötü dayaklar yedi. Çünkü kedilerin arasında yaşamaya uyum sağlaması zor, saftiriğin teki, saldırmak nedir bilmezdi. Ona bu kadar acımamın da sebebi bu zaten. Umarım onu yeterince fiziksel olarka güçlendirmişizdir (bu kesin gibi) ve o da doğasında olan vahşilikle ortamda ezilmeden ayakta kalabilir. Kimseyi ezeceğini sanmıyorum, eğer ezilmemeyi başarırsa yeter. Doğası bozuktu bu hayvanın zaten, biz bulmasak ölür giderdi...safım benim

Buraya da yazıp yazmamayı çok düşündüm ama belki birileri üzüntümü hafifletecek bir şeyler söyler dedim. Biliyorum içinizde karamsarlarınız da vardır, ya da kendini gerçekçi olarak tanımladığı için ağır konuşmak isteyenler. Ben de biliyorum dışarıyı hiç tanımayan Titrek çoktan bir arabanın altında kalmış olabilir, diğer kediler bunun ağzını burnunu dağırmış olabilir, sokak köpekleri bunu parçalamış olabilir. Ama bu ihtimalleri dile getirecek kadar öküz olmadığınızı biliyorum, lütfen olumsuz şeylerden bahsetmeyin çünkü zaten ben zaten bunların farkındayım.

Onu bulan bana haber versin demeyeceğim, hem güncel bir fotoğrafı yok hem de böyle bulunması düşük bir ihtimaldir bunu biliyorum, yine de bahsettiğim semtlerde beyaz renk ağırlıklı, gri ve siyah renkleri olan çok aptal görünüşlü güzel bir kedi görürseniz ya bana haber verin ya da ona iyi davranın.

Fotoğraftaki hali bir kaç ay öncesinde geçirdiği entropion ameliyatı sonrasına ait ve onun sevimliliğini pek yansıtmıyor ayrıca güncel de değil yani şimdi bu hayvanın kaşı gözü düzgün, dikiş izi falan yok. Sol gözünde başka bir sorun var, veterinere götürmedim daha ama entropion değil. 4,5 kilo ağırlığında boylu poslu bir kedi. Suratı fotodakinden çok daha güzel, kedi severler ne demek istediğimi anlayacaklardır çünkü fotonun çekildiği sıra nekahet dönemindeydi. Onu bu fotoğrafındaki dış görünüşünden tanırsanız yüzünün çok daha sevimli olduğunu görürsünüz.

Biz gelmesini bekleyeceğiz, gel(e)mezse dışarda başarılı olmasını (pek ihtimal veremesekte) dileyeceğiz. Annem benden daha çok üzülecek, belki de kendimize olmadık suçlar bulacağız sonra, niye balkonu kapatmadık niye gitti acaba? geçen tezgaha çıkınca bağırdık diye mi... Doğanın acımasız çarkı dönmeye devam edecek, ben bunu içime sindirdim ama benim içimde onun tatlı anıları ve bir üzüntü kalacak. Şu an bile ev çok boş geliyor ve onun dışarda ne yaptığını düşünmeden edemiyorum...
0
Karluk
(01.06.09)
bizim kedilerden biri de kisirlastirilmadan once 2 kere 3,5. kattan atlamisti. yani bagirdiginiz icin vs size kuserek atlamak soz konusu degildir (kendinizi suclayacaksaniz kisirlastirmamak konusunda suclayabilirsiniz, o konuda da dogaya mudahale gibi dusundugunuz icin suclanilacak herhangi bir durum yok). disi kedi gorup atlamistir. bizimkine o yukseklikte birsey olmadi, sizinkine de olmamistir yuksek ihtimal.

evde yetistikleri icin cok pisirik oluyorlar, baska kedi kovalayana kadar girdikleri merdiven alti, araba alti gibi yerlerde sabit etrafi seyrediyorlar. etrafta yuruyerek dolasmak yerine merdiven alti gibi soteye yatabilecekleri yerleri daha detayli incelerseniz bulursunuz bugun icinde diye dusunuyorum/umuyorum.

gecmis olsun.
0
the beyin
(01.06.09)
aynen bizim de başımıza geldi.dışarıda gönüllerince gezebilecek cesaretleri olmadığı için en yakın kuytuya saklanıyorlar. siz semtin yarısını aradıktan sonra gelip evinizin önünde park etmiş bir arabanın altında dehşete kapılmış ve donakalmış bir şekilde bulabiliyorsunuz haylaz olduğu kadar korkak kedinizi.tecrübeyle sabittir.
0
ukde
(01.06.09)
5 kattan düşen, farklı zamanlarda 5 6şar kez kaçan 7,8 kedi üzerinden konuşacak olursam...
1- 1 adet fener edinin...
2- kediler evde uzun zaman kalsalar da, dışarıya çıktıkların korkuyorlar çünkü unutmuş oluyorlar panikle genelde en yakındaki kapalı alana girmeye çalışacaktır...
düştüğünü düşündüğünüz yerden baktığınızda göreceğiniz açık apartmanların içini, bodrumları, çöp kutularını, kuytu köşeleri, araba altlarını, kömürlükleri arayın...
3- sokak kedileri muhtemelen onu kabul etmeyecek bu yüzden kedi bağırış çağırışı, kavga sesi duyarsanız gidin belki yakalayabilirsiniz...
4- çalı çırpılar, ağaçlar, duvarların kesişim kuytu köşeleri en çok saklandıkları yerler...
5- mümkünse kedinizin fotolarını esnafa gösterin, siz tüm gün mahalleyi, semti izlemiyor olabilirsiniz ama adamların işi gücü yok, komşulara sorun gittiği yön varsa söyleyebilirler...
6- susmayan kedi miyavlaması, ağlaması duymuşlar mı onu sorun... eve alışan kedi dışarıda korktuğu için bağırıyor...

ha bunları söyledikten sonra evden kaçan, kaybolan hayvanları bulduğumuz yerleri sırayla sayayım belki fikir olur...
birini apartmanın dışında kuytuda kediler döverken, üç kez araba altında, birini bahçe duvarında oturup kendi kendine miyavlarken, üç kez birini apartmanın bodrumunda, birini apartmanın çatı katında( valla nasıl çıktı en ufak fikrimiz yok yani), kendi arabamızın altında iki kez, yan apartmanın bodrumunda....
vs...
bir de kediler korksa bile ev kedisi yemek bulmada başarısız oluyor...
elinizde maması veya benim favorim sosistir gezerseniz, bulduğunuzda koklatıp yakalayabilirsiniz kedi maması değil de sosise bayılıyorlar
0
ilse
(01.06.09)
Arkadaşlar çok teşekkür ederim, şimdi dışarıdan geliyorum evi merkez kabul edersek 300 metrelik bi çapta her yere baktım yok. Ama yakınlarda pek merdiven altı kuytu köşe yok, olanlarda da o yok. Ne yapıyor bu saftirik ya, bi duş alıp gene aramaya çıkacağım ya da biraz uyusam mı önce. Ya hu bulurum umuduyla her yere baktım bulacağım sandım bulamadım. Bi komşuya söyledim, başka komşu görürsem onlara da söylerim, esnafa mesnafa falan.

Önerileriniz için çok teşekkür ediyorum yardımcı oluyorsunuz yoksa benim aklıma gelmediydi kuytulara bakayım falan.

Neyse durmak yok aramaya devam diyorum.
0
🌸Karluk
(01.06.09)
kediniz için üzüldüm, umarım en kısa zamanda bulup eve getirebilirsiniz. ancak kısırlaştırma konusunda düşüncelerinize katılmadığımı belirtmek isterim. evlenmeden önce ailemle beraber yaşadığım evde -şu an 17 yaşında olan- bir kedim vardı.kedi evimize ilk geldiği senelerde bahçe katında yaşadığımız için pencerelerden birini aralık bırakıyorduk ve kedinin istediği gibi gezme özgürlüğü vardı. o kadar yavruyla uğraşmak zor da olsa hayvanın haklarına saygı göstermek istedğimiz için kısırlaştırmadık ve bir kaç kez yavrulamasına izin verdik. ancak bir kaç sene sonra bir apartmanın üçüncü katına taşındığımızda kedinin eve rahat rahat girip çıkamaması ve dolayısıyla kızıştığında doğal ihtiyaçlarını karşılayamayağı için kısırlaştırma ameliyatını yaptırdık. sonuçta dışarıya çıkma ihtiyacını büyük ölçüde engellediğimiz ve hala hayatta olan onyedi yaşında bir kedimiz var.
çiftleşmek onlar için çok doğal bir ihtiyaç ve siz kedinizi kısırlaştırmadığınız sürece bu ihtiyacını gidermek için uğraşacaktır. pencereden atlamak, saldırganlaşmak...v.b durumlar hem sizin hem de kedinizin ruh/beden sağlığı için yaralayıcı olabilir. bu yüzden dışarıya çıkmasına olanak veremeyeceğiniz bir hayvanı kısırlaştırmak ona zulüm etmek değil aksine onu korumak için yapabileceğiniz en iyi davranış olacaktır. bu arada şimdiki evim altıncı katta ve yaşları geldiğinde hiç yavrulamasına izin vermeden kısırlaştırdığım iki kedim var. üstelik bu kararı vermek benim için hiç de kolay olmadı, defalarca veterinerlerle konuştum, alabildiğim kadar değişik görüş almaya çalıştım ve sonuç olarak haksızlık gibi görünse de onlar için yapabileceğim en iyi şeyin bu olduğu konusunda içim rahat.
en kısa zamanda kedinizi bulduğunuzun müjdesini almak dileklerimle.
0
balik kraker
(01.06.09)
geçmiş olsun diyelim önce.

eğer titrek kardeş sevişmek için gittiyse 1 haftaya 3 kilo civarı kendi kendine döner. siz bulamayabilirsiniz çünkü çiftleşmek için çok yol katedebilir.

eğer meraktan kaçtıysa ve dediğiniz kadar tırsaksa, sizin inanamayacağınız bir delikte saklanıyor olabilir. komşunun balkonundaki sepet falan gibi yerler veya herhangi bir giriş katının mutfağındaki sote bir yer. onların bile haberi olmadan saklanmış çıkamıyor olabilir. bir de oralara bakın sorun isterseniz. kötü şeyleri aklınıza getirmeyin. inşallah dönecek titrek. o zaman bizim için de burnundan öperseniz.
0
no avalon
(01.06.09)
Gözbebekleri büyyünce gözleri simsiyah görünen pembe burunlu titrek dostumuzu bulamadım.
Son mesajımı yazdıktan sonra biraz uyudum ve onca rüyadan sonra bir de bunu gördüm, rüyamda otoyolun kenarındaki bir çöp konteynırını geçip gidiyorum bi dönüyorum konteynırın yanında bu var gidip tutayım diyorum bu arada yanımda bi başka kedi var o da geliyor güya o da yakalayacak titreği yani o da bana yardım edecekmiş onu görünce kaçıyor otoyolda o korkak haliyle ben kediye diyorum ki sen sen dur senden korkuyo falan bu salak gene gidiyo gene tirek uzaklaşıyo bu arada biz otoyolun karşlısına geçtik zaten diğer kediye sinir oluyorum kaldırıp atasım geliyor kıymıyorum neyse ben kendim gidecek olurkene uyanıyorum rüyadan.

kalktım giyindim hemen gene bunu aradım bu sefer daha geniş bi çember içinde aradım, aksilik burada yakında kuytu bir yok demiştim ama ilerledikçe geniş alanlar var, dünyanın gürültüsü kedisi osu busu şusu var. titrek hiçbirine alışık değil o kocaman siyah gözleriyle de şaşkın şaşkın bakamayacak kadar korkmuştur şu anda.

Hepiniz sağolun gerçekten yardımcı oluyorsunuz. bu arada kısırlaştırma konusunda ben de çok mantıklı karşıt fikirler dinledim ama bana kalsa ben evde hayvan beslemeye de karşıyım gerek insan gerek hayvan için doğru değil bence. ama işte almışlar eve boynumuzun borcudur, bakarız. sokakta üremişler, boynumuzun borcudur, yardımcı oluruz elimizden geldiğince. yani isteyen de kısırlaştırısn ben başkalarının kısırlaştırmasına karşı değilim çünkü onları anlıyorum. dediğim gibi kendim buna taraftar değilim.

no avalon buna dişi kediler vermiyor ya inşallah başarabişlir diyorum ne diyeyim yani daha önce de ben çiftleşsin diye iki kere çıkarttım bunu bi kere de kendi kaçtı. çok tırsak bi hayvan ama bir o kadar da "ateşli" :-) ya dışarısı bırakın aklı yetmeyecek kedileri, insanlar için bile berbat bi yerken titrek ve diğer tüm kediler için üzgünüm.

umarım gelir ya yoksa rüyalarda buluşuyoruz baksanıza, içim acıyor.
0
🌸Karluk
(01.06.09)
Akşam koşudan sonra tekrar baktım, yok yok yok... Annem çok ağladı.
0
🌸Karluk
(01.06.09)
soyle diyeyim, bizim bir erkek kedimiz vardi. babami pek severdi, adi da baron. bir gun evden kacti. babam cok aradi, bir hafta butun mahalleyi dolasti ama baron'u bulamadi. her aksam eve gozu yasli dondu koca adam. baron ise iki hafta kadar sonra pislik icinde ve yari ebadinda geri dondu. o da sokaklari pek bilmezdi. taniyamadik neredeyse. tabi her centilmen gibi bizimle bir sey paylasmadi :) bir daha da kacmadi. simdi kisirlastirilmis bir disi kedim var. kisirlastiran ben degildim ama sanki boyle daha iyi, bilemedim.

insallah bir arabanin altinda kalmadan doner. umudunuzu kaybetmeden arayin. kedi bu dokuz canlidir.
0
no avalon
(02.06.09)
Yarın gene arayacağım... :-(

Yarın oldu bitmek üzere hatta: yok titrek hişç bir yerde, yarın daha da uzaklara bakacağım. of ulen inşallah temiz su bulabiliyordur.
0
🌸Karluk
(02.06.09)
Daha da uzakları aradım, şemiklerin içlerine girdim, virane doluymuş buralar. bir sürü kedi gördüm, titreği göremedim. inşallah kendi gelebilir. yarın yine bakınacağım ama artık eskisi kadar ümitli değilim.
0
🌸Karluk
(03.06.09)
Dün gece titrek gene yoktu, sabah da... 5'ten sonra bir daha arka balkondan baktım ve titrek karşımdaydı!

Biraz zor oldu çünkü yüksekçe ve aramızda parmaklıkların olduğu bir yere çıkmıştı, bir türlü indiremedim. Sonra ben parmaklıkların öte tarafına gidip titreği zemine indirdim sonra tekrar öbür tarafa geçip kucağıma aldım ama apartmanın giriş kapısına getirene kadar zorlansdım çünkü çok korkuyordu herşeyden ve kaçmak istiyordu zar zor getirdim.

Su bile içmemişti anladığım kadarıyla (bunu evde doymamacasına içtiği çok miktarda sudan ötürü söylüyorum). burnunun üstlerini biraz çizmişler, ön ayaklarındaki 6. parmak diyebileceğimiz şeyler yara olmuş, ayrıca bir deri bir kemik kalmıştı titrek. şimdi içerde sinleniyor ama sanırım çiftleşemedi ya da daha doymadsı çünkü yine bana sulandı sapık eşşolusu.

bugün mahvolmuş durumda olduğu için yarın bi temiz yıkayacağım. meraklılarına duyurulur, başına bişey gelmediği için çok mutluyum. Allah'a çok şükrediyorum. Bu arada umarım ölmeden şu sokak hayvanlarına bir çözüm bulunduğunu görürüm.

Şu an çok mutluyum çünkü kız arkadaşımdan sonra kedinin de ayrılması çok koymuştu :-) feci alışmışım bu kedişe.
0
🌸Karluk
(06.06.09)
Yavrım dinlenince yarını beklemeden yıkadım. Yıkarken gördüm ki dışarda bolca dayak yemiş, gövdesinsde tonla çizik, yara bere var.

Gariban hayvenceyizim şimdi uyukluyor. Mis gibi oldu.
0
🌸Karluk
(06.06.09)
oh be!! pek sevindim dondugune. ama bosa gitmis anlasilan bu kacis :) siz ciftlestirin artik delikanliyi.
0
no avalon
(07.06.09)
Valla merak edenlere biraz daha detay vereyim:
Ertesi günü beklemeden titreği bir güzel yıkadım. Yıkarken farkettim ki çok dayak yemiş. Gövdesi çiziklerle, yaralarla dolu. Ayakları zaten yara, burnu ve gözünün etrafı da hatta ağzının altı da zaten yaralanmıştı bunları ilk önce görmüştüm ama gövdesindekileri görünce üzüntüm arttı.

Hazır mamasından çok az yedi titrek, sonra bana sürtündü durdu anladım ki yağ istiyor. Titreğe önce tereyağlı yumurta sonra da iç yağlı böbrek yedirdim, kanlarını da hep yaladı. Şimdi dinleniyor. Titrek hiç olmadığı kadar keyifli. Bu arada pireli de. Pireleri sonra halledeirm artık ilacı var bende ama o ilacın ertesi günü yıkamam gerektiği için artık bir iki gün sonra kullanırım.

Bu arada titreği eve getirince bir deri bir kemik haliyle sadece su içmiş ve biraz kuru mama yemişken tarttım kilosu pek değişmemiş yine 4 kilodan fazlaydı, 4,3 falan. Demek ki kemikli bir hayvan, zaten genetiği (pısırıklığını saymazsak) düzgün bir hayvan.

Neyse, çiftleştireceğim ama nasıl??? Kedi forumlarına takılıp bi kız ayarlasam mı yahuşuhluma, bakmayın siz tipi çok yerindedir aslında, iki tane güzel fotosunu koysam kızlar bayılır :-)
0
🌸Karluk
(07.06.09)
(3)

Gaz gidermek için?

nochristrequiress
Vucut gelistirme yaptigimdan oturu Whey protein / Protein tozu denen seyden kullaniyorum fakat asiri gaz olusturuyor. Karnim aksama kadar davul gibi sismis oluyor (gunde 4 olcek kullaniyorum - 1 olcek 25gr)ve bilen bilir, bu seyden kaynaklanan gazin kokusu dunyanin en berbat kokusudur. Keza tuvalete
Vucut gelistirme yaptigimdan oturu Whey protein / Protein tozu denen seyden kullaniyorum fakat asiri gaz olusturuyor. Karnim aksama kadar davul gibi sismis oluyor (gunde 4 olcek kullaniyorum - 1 olcek 25gr)ve bilen bilir, bu seyden kaynaklanan gazin kokusu dunyanin en berbat kokusudur. Keza tuvalete cikinca da ayni berbatlik. O kadar gazin birikmesi bir zaman sonra diskinizi da ishallestiriyor.

Gaz olusmasinin nedeni laktoz intolerant olmammis. Var midir bir hap falan bu gaz olusumunu minimuma indirmek icin? Durum ciddi cunku cok rahatsiz edici, karnim yarilacak kadar sisiyor.
0
nochristrequiress
(24.05.09)
zaten su ile karistiriyorum. demek ki sutle karistirsam patlayacagim.

cok alaksi var:

www.google.com.tr
0
🌸nochristrequiress
(24.05.09)
(bkz: metsil)
(bkz: pankreoflat)

tabii abartmamak lazim, ozellikle pankreoflat'i. oburunu cigneyin yazdigi kadar. bence en guzeli protein tozunu almamaniz veya sindirim sisteminize uygun baska marka bulmaniz bu durumda, ama size kalmis elbette.
0
no avalon
(24.05.09)
hangi marka whey kullanıyorsun? izole whey kullanırsan bu sorunu pek yaşamazsın. bipro, iso-tech, isocool gibi bir çok alternatif var.
0
arnold schwarzeneger
(24.05.09)
(6)

emziren kedili soru (demli şarkı)

myriamonde
şimdi efendim, benim dünyalar çirkini kedim doğurdu. buraya kadar normal, kedidir doğurur. ve fakat,1- 5 tane bebe bizim hatunu eme eme bitirdiler, inanılmaz zayıfladı. dünyanın en güzel mamalarıyla besleniyor ve yani anormal fazla yiyor ama iğne ipliğe döndü hatuncuk. ne yapsak ne etsek buna, yoksa
şimdi efendim, benim dünyalar çirkini kedim doğurdu. buraya kadar normal, kedidir doğurur. ve fakat,

1- 5 tane bebe bizim hatunu eme eme bitirdiler, inanılmaz zayıfladı. dünyanın en güzel mamalarıyla besleniyor ve yani anormal fazla yiyor ama iğne ipliğe döndü hatuncuk. ne yapsak ne etsek buna, yoksa normal midir? işin ilginç yanı, tüyleri mesela inanılmaz parlak, hiç olmadığı kadar sağlıklı gözüküyor...

2- yine 5 tane bebe sürekli emdiği için, hatunun memeleri böyle bi garip oldu, hani zaten doğurmadan önce memeucu yoktu doğurunca çıktı ama şimdi böyle bir tahriş olmuş gibi duruyo, dokunduğumda yara olmuş gibi sert geliyo elime. ne yapayım ben buna?

3- bizim hatun sürekli bir miyikleme, mutsuz mutsuz sesler çıkarma halinde. ilk bikaç gün şahane baktı yavrularına ama şimdi böyle sıkılmış gibi, beni kurtar şunların elinden dercesine bakmalarda. lohusa sendromuna girdi hatun resmen. çıkarı var mıdır bunun? yani böyle yavruları bırakıp camdan kaçmalar falan, aksiyon kedisi oldu hayvan.

doktora gidicez de bebelerin gözleri açılsın diye bekliyoruz, gidene kadar bu kızımın derdine çare olayım istiyorum.
0
myriamonde
(08.04.09)
1- zayiflamasi normal,yedigi onunde yemedigi arkasinda diyorsaniz yapacak birsey yok. 5 bebe beni de somurse sabah aksam bende ayni hale gelirdim herhalde. :)
2-memeucu konusunda pek bilgi sahibi degilim ancak her konuda sokakta ki sahipsiz kedileri dusunecek olursak bununda sikinti olacagini sanmiyorum.
3-kanimca sizin hatun ilk defa yavrulamis ,eger ki oyle ise sagdan soldan toplamaniz gerekebilir hatunu cunku farkinda degildir olayin tecrube kazandikca zaten gerekeni kendisi yapar.
0
rising creeps
(08.04.09)
1. normaldir, ben kedimi 3 saatte bir besliyordum, yine de bütün mamayı yalayıp yutuyordu, yine de zayıfcacık oldu. yağlı etler verin, peynir verin, yumurta, kedi vitamini. bol süt yapsın. :)

2. hiç bir şey yapmayın, bu da doğal. kendiliğinden düzelecektir. kendisi de yalayarak iyileştirecektir. süreceğiniz her şey bebelere de etki edecektir tavsiye etmem. benimki de aynı durumdaydı, hatta memeleri kuruyup düşecek sandım. sonra kısırlaşınca, bebeleri de gidince dağlar gibi şişti, damarlandı, bu sefer de patlayacak sandım. hiç bir şey olmadı. :)

3. kimi kedi dayanamaz kaçar. bir kaç gün daha geçsin, dışarı çıkıp gelen bir kediyse azıcık dolaşıp gelsin. biraz dişini sıksın. :) siz onu bol bol sevin mıncırın, geçiyor sonra hepicüğü.

doktor da güzelce kontrolünü yapsın, bizimkini kısırlaştırmaya götürdüğümde rahminde plasenta artıklarının kaldığını söyledi vet. bu tip bir durumla karşılaşmamaya dikkat edin. :) hayırlı torunlar ossun işalla hehe.
0
kediebesi
(08.04.09)
bizim kız zaten daha kendi küçücük (10 aylık falan heralde) ama uyutmadı biz de götürdük iyi bi aile çocuğuyla aralarını yaptık, sonra vay efendim benim çocuğum oldu diye geziyo işte :) ben de daha önce hep erkek kedi bakmıştım hiç anlamıyorum hamilelik yavru falan işlerinden..

ya memeucuna hakkaten ne sürülür ki, vazelini dayayacam sonra bebeler zehirlenecek..

hah soruya da ek yapayım, bu bebelerden biri çok ezik kaldı, diğerleri sömürüyo hatunu bu böyle fakirim kenarda kalıyo dışlanıyo resmen, cücük kadar hayvan diğerleri kocaman oldu. ben diğer yavruları öteleyip bunu özellikle memeye koymaya çalışıyorum ama sanırım hakkaten salak biraz, çünkü sürekli annesinin sırtına tırmanmaya çalışıyo meme bulamıyo. ona ne yapayım ben asıl, ne bilim inek sütü falan versem hayvan parçalanarak ölür mü?
0
🌸myriamonde
(08.04.09)
tekrar ediyorum, memeye hiç bir şey sürme. bebeler kokusunu beğenmediği için bile emmekten vazgeçebilir. hiç bir şey olmuyor memeye, sünüyor, kuruyor, belki kızarıyor, ama düşmüyor merak etme.
emme özürlü ufaklık için de çok çok besinsiz kaldığını düşünüyorsan toz bebe mamalarını ölçeğini azaltarak içirebilirsin. ama yine de olabildiğince meme bulmasını sağlamak en güzeli. diğerleri uyurken onu uyandırıp memeye dayayabilirsin mesela. doğal seçilim oluyor bu işte maalesef.
0
kediebesi
(08.04.09)
a evet... memeler öyle oluyor, kocaman sert bişi oluyorlar. sonra biraz küçülüyor ama benimki nerdeyse 10 yaşında, hala elime geliyor sert sert, sonra "mhaaa... kedimi dert tutmuş" diyorum :) (diyorum ara ara valla) sizinkinin yaşı da azcık gençmiş ama bişi olmaz.

küçük kalan yavru için şöyle veterinerlerde annesiz kalmış yavrular için satılan bir mama çeşidi var, süte mi suya mı ne katıyorsunuz damalalıkla veriyorsunuz. gerçi büyük ihtimal gerek yoktur. o yavruların boy boy olması normal, kimisi doğarken şanslı cengaver falan oluyor, ama genelde hepsi de yaşar. ne de olsa ev ortamı.

neyse efenim hayırlı olsun diyelim
0
no avalon
(08.04.09)
büyük petshoplarda ufak hayvanlar için satılan biberonlar var. zayıf kalan kedi için onlardan alın derim bir tane. yine petshoplarda kediler için süt tozu satılır. onlardan da alarak biberonla takviye yapabilirsiniz zayıf olana. bişey olmaz demeyin, o ezik kalan yavrular ciddi sağlık sorunları yaşayabiliyor. bu dönemde yeterince süt alamazsa iyi gelişemez. ya da anne kedide, emziremeyecek kadar kötü yaralar ve sağlık sorunları olursa, tüm yavruları böyle besleyebilmeniz mümkün ama çok zordur, çok sık emerler ve gerek olacağını da sanmam zaten.
0
cereal killer
(09.04.09)
(13)

Pireden Nasıl Korunuruz?

calimdor
arkadaşlar bizim bahçede kediler var bir sürü, sürekli gidip geliyorlar orda burda uyuyorlar falan.neyse, sanırım bunların üstlerindeki pireler bizim eve sarmaya başlamışlar. dün annem bulmuş bir tane evde.acaba nasıl korunuruz pireden? çünkü bahçedeki kedilere soykırım yapacak değiliz, tamamen nası
arkadaşlar bizim bahçede kediler var bir sürü, sürekli gidip geliyorlar orda burda uyuyorlar falan.

neyse, sanırım bunların üstlerindeki pireler bizim eve sarmaya başlamışlar. dün annem bulmuş bir tane evde.

acaba nasıl korunuruz pireden? çünkü bahçedeki kedilere soykırım yapacak değiliz, tamamen nasıl kurtuluruz? neler yapmamız gerekiyor, daha fazla yayılmadan hemen önlem almak istiyorum da. (ilaç tavsiyesi vb. bir şeyler bekliyorum)
0
calimdor
(03.04.09)
cevabını kendin de vermişsin zaten ilaç tedavisi...onun bi ilacı var,kullanıyon hemen kökten çözmese bile eminim sana yardımcı olacak.kolay gelsin!
0
nhl
(03.04.09)
0
zombikanı
(03.04.09)
öncelikle bit zirayi kimyasallar satan (hani tarlara atılan abidik kimyasallar var ya, ot tırtılı, bok böcüsü falan fıstık bişileri yok etmek adna) bir dükkan bul yakınlardan. bulamadın burdan sor şu çevrede nerde var diye. sonra ordaki dayılara özellikle ihtiyar olanlara gerizekalıya anlatır gibi derdini anlat en az beş defa "kedilere bir şey olmiicak ama" de. sonra verdikleri ilacı alıp bahçeye püskürt usülüne uygun bi şekilde. mutlaka toz maskesi kullan. ve o alandan en az yarım saat uzaklaşmasını sağla insanların. bir de ben senin yerinde olsam aldığım ilacı kullanmadan önce bi veterinere ayak üstü uğrayıp gösterirdim. kediciklere zeval getirmeyelim yazıktır.
veteriner bu konuda bilgi vereceği gibi ilacı almadan önce gidersen ilaç da önerecektir. ücret talep ederse (ki etmez) gözüne vur!
0
follus cerebralis
(03.04.09)
bizim eski apartmanın çatısına yavrulamıştı bi kere bi sokak kedisi. sonra bütün evler pirelenmiştik. valla bizim pireler üstümüzde duruyorlardı, ısırıyorlardı bacaklarımızı hep. biz de evleri ilaçlamıştık böyle püskürtülen bir ilaçla. ayrıca sokaktaki kedileri yakalayabilirseniz pire tozu dökebilirsiniz üstlerine falan.
0
demirlisomya
(03.04.09)
Bu sonbahar başında benim evde de vardı pireler. Suya karıştırılan bir ilaç vardı, aldım; fısfıs ile evin bütün her tarafına sıktım. Tabii gıdaların ve yemek kaplarının filan uzağına sıkmak lazım.
0
ataturkiye
(03.04.09)
Bizim zamanındaki kedimiz de dışarılara çıkar gelirdi, pire tasmasına rağmen pirelenmişti sonra da, ev de bir güzel pire dolmuştu. İnsanın üzerinde yaşamaz, kaçar demeyiniz, gayet de yaşıyorlar kendileri. Denildiği gibi bacakları falan ısırıyorlar habire pitir pitir.

Kedi için bi ilaç vermişlerdi, onu onunla yıkıyordum çileler çeke çeke. Ev için de ayrıca isim olarak bilemiyorum ama, pire kovucu, kaçırıcı, bilimum ilaçlar var onlardan kullanın, geçer elbet.
0
rabbititus
(03.04.09)
herhalde uğraşmazsınız ama kedileri boşuna yıkamayın. pet shoplarda, veterinerlerde toz halinde ilaçlar var, onlardan alın dökün, hayvancıklar da rahatlasın. burunları beyaza yakınsa çok kan kaybetmiş demek oluyormuş. kedinin tabi pirenin değil. :)
0
kediebesi
(03.04.09)
kardeşim, bu pire çok lanet bi hayvan. sen hiçbiryerden hiçbirşey alma. en sağlamı şu ilaçlamacılar var ya çağır onlardan birini 50 liraya dayansın duvar, korniş, köşe, bucak her yana. 4 kez farklı mamul denemiş biri olarak söylüyorum, kanımı emdirmiycem diyosan kıyacaksın paraya. öperim.
0
digger
(03.04.09)
o pireler size zarar vermez korkmayın. insana bulaşmaz pire.
0
yellow brick road
(03.04.09)
kanınızı değiştirin.
0
zombikanı
(04.04.09)
essogluessegin pireleri insan-hayvan etmiyor. babalar gibi pireleniyorsunuz. inanmayin "pire insana gelmez" diyenlere. biz inandik da n'oldu? kedilerle beraber hirt hirt kasindik iki ay.

pire tozlari da ancak yetiskinleri oldurur, iki uc gun sonra yumurtalardan gelenlerle eski populasyona ulasirsiniz. adini veremeycem (cunkum hatirlamiyorum) ama bir zehir vardi, bu yumurtalarin gelismesini dumura ugratiyordu. ondan bulursaniz iyi olur. kediye de ensesine damlatilan ilactan alin. bu ilac kana karisiyor ve kodugumun piresi isirinca kedicigi geberiyor.
0
no avalon
(04.04.09)
@digger
sahiden o firmalar 50 liraya hallediyorlar mı yav? iyiymiş. bence de hiç uğraşılmasın o zaman. hiç değilse profesyonel bi iş olur. ayrıca sonuç alınmazsa arar çemkirirsin tıpış tıpış bakarlar çaresine...
0
follus cerebralis
(04.04.09)
pire-insan ilişkisi şu şekildedir.kedideki pire, ne insanda yaşar ne de köpekte.her türün piresi kendine özeldir diyebiliriz.Fakat her pire insanı ısırabilir. sizde de kan olduğundan sizi ısırmalarına şaşamayın. ancak insan kanıyla üreyemezler.Çoğalmak için kediye ihtiyaçları vardır.
0
dedi kalabaligin icinden bir ses
(04.04.09)
(3)

katılındı ne demek ya

black wings gray eyes
toplantıya katıldıgını faaliyet raporunda yazarken "... toplantısına katılındı" diye yazıyolar, bu dogru bir kullanım mı?
toplantıya katıldıgını faaliyet raporunda yazarken
"... toplantısına katılındı" diye yazıyolar, bu dogru bir kullanım mı?
0
black wings gray eyes
(03.04.09)
doğru. sonu l harfi ile biten kelimeler n harfi ile edilgen yapılır. katılmak zaten katmak fiilinden edilgen gibi görünüyor ama anlam değiştiği için ayrı bir fiil olarak ele alınması lazım.
0
dursunkaptan
(03.04.09)
katılınıldı demek daha doğru olmadığı için katılındı doğru. sorun, edilgen yapan -ın, -in ekinin katılmak fiilinin "ıl" kısmı ile karışmasında, kulağa garip geliyor ama gramer açısından doğru..
0
kabablanka
(03.04.09)
biz 'katilim saglandi' yaziyos :)
0
no avalon
(04.04.09)
(5)

Macbook pro

fundamental
bunların bataryaları çıkmıyormuş doğru mu? öyleyse bozulursa felan nasıl oluyor? ben de bi pavilion var bataryası bozuldu bilgisayar nerdeyse açılmıyor elektriksiz
bunların bataryaları çıkmıyormuş doğru mu? öyleyse bozulursa felan nasıl oluyor?

ben de bi pavilion var bataryası bozuldu bilgisayar nerdeyse açılmıyor elektriksiz
0
fundamental
(26.03.09)
servise yolluyorsun o kadar.
0
deahy
(26.03.09)
yeni kasa 15" macbook prolarin bataryasi ve harddiski arkadaki klipsli kapak acilarak cikartilabiliyor.
0
kurukafa
(26.03.09)
yeni nesil macbook yekpare alüminyumlarin da bataryasi ve hdd'si cikabiliyor.
0
polifonik osuruk
(27.03.09)
en bi ilk çıkan (sene 2006 aylardan şubat) macbook pro'm. batarya klipsli gayet de çıkıyor. batarya user serviceable'dır. kendiniz tak-çıkar yapabilirsiniz. servise götürmeye hacet yok.
0
no avalon
(27.03.09)
evet. yeni nesil (2009) macbook prolardan 17" olan modelin bataryasi butunlesik.
0
tale yok
(27.03.09)
(3)

mac kullanıcıları - Run disable_activation_osx as root ??

a7x
efenim bir programın crackini indirdim, olayı adım adım anlatıyo, fakat ben pek anlıyamadığım için bişeyler beceremiyorum. adım adım anlatmış adam, demiş ki;"Run disable_activation_osx as root if you dont know how to do that, open a terminal window then issue sudo -s, a root shell will open
efenim bir programın crackini indirdim, olayı adım adım anlatıyo, fakat ben pek anlıyamadığım için bişeyler beceremiyorum. adım adım anlatmış adam, demiş ki;

"Run disable_activation_osx as root
if you dont know how to do that, open a terminal window
then issue sudo -s, a root shell will open
then simply do "sh disable_activation_osx" w/o the ""
or ./disable_activation_osx( make it executable chmod 755 disable_activation_osx
you do that from the folder where disable_activation_osx is. (just copy it anywhere on your hdd)"

şimdi ben burda anlattığı şeylerden hiç bişey anlamıyorum, eğer anlatabilcek varsa çok mutlu eder beni..

* internet kullanıcılarına kapalıdır.
0
a7x
(26.03.09)
once disable_activation_osx nerede oldugunu bulup o dizine gideceksin (sanirim crack'in icinden cikan bir dosya bu, o zaman o dizine gideceksin terminalde). ondan sonra

sh disable_activation_osx

ya da

chmod 755 disable_activation_osx
./disable_activation_osx

komutlarini yazacaksin terminalde.
0
fdegir
(26.03.09)
hd'nin bir yerlerinde disable_activation_osx adlı bir unix script dosyası var. bunu çalıştırmak için root olarak emir vermen gerek. root olarak emir vermek için terminal programını açıyor ve sudo -s yazıyorsun ve bash'a giriyorsun. sudo command'leri senin ne yaptığını varsaydığından yalan yanlış şeyler yazma (sudo =super user do). sonra sh disable_activation_osx command'iyle bu dosyayı çalıştırıp crack'i de çalıştırıyorsun.

ama bunu adobe cs4 falan için yapıyorsan, güzel gui'li crack de görmüştüm bir ara, onları denesen?
0
no avalon
(26.03.09)
cs4 icin mac os x trojani da olabilir, dikkat et.
0
x daemon
(27.03.09)
(3)

harddiskim bozulmuş mudur?

cisegu
120 gb samsung sata harddiskim var 4 senedir kullanmaktayım, defalarca format atılmıştır kendisine ve yıllardır hiç format atılmayan partitionları da mevcuttu geçen gün uzunca bir zamandan sonra bilgisayarı kapatayım dedim, sabah açtığımda windowsun yüklü olduğu ve yedek dosyaların bulunduğu partiti
120 gb samsung sata harddiskim var 4 senedir kullanmaktayım, defalarca format atılmıştır kendisine ve yıllardır hiç format atılmayan partitionları da mevcuttu geçen gün uzunca bir zamandan sonra bilgisayarı kapatayım dedim, sabah açtığımda windowsun yüklü olduğu ve yedek dosyaların bulunduğu partitionlardan birinin uçmuş olduğunu gördüm. yeniden format attım format oldukça uzun sürdü ve aynı zorlukta windows yüklendi sonra diğer partition da çöktü windowsla beraber ve bu çökme işlemi bir kaç kere daha tekrar etti. şimdi sistemin performansı açılış da dahil olmak üzere çok kötü durumda. harddisk çöp mü olmuştur yoksa yeni bir virüs falan mı dolaşmakta? virüs taraması yaptırdığımda bi kaç tane win 32 expiro buldu ama sildikten sonra da hala sistem yavaş.
0
cisegu
(12.03.09)
S.M.A.R.T değerlerini piyasada olan bir yığın sistem kontrol programlarından biri ile kontol edin, büyük ihtimalle hard diskiniz bad sector sahibi olmuştur. Çoğu modern hard diskte de artık bunlar bad sector değil de "reallocated sector" diye geçiyor.
reallocated sector count, eğer yanındaki sınır değerden daha fazlaysa S.M.A.R.T diskin sağlıklı durumda olmadığını gösterir ve dediğiniz inanılmaz yavaşlama gerçekleşir. Diski baştan aşağı tarayıp bu hataları giderdiğini iddia eden programlar var, fakat bende işe yaramamıştı. Bence yeni bir hard disk bakmanın zamanı gelmiş olabilir...
0
twang
(12.03.09)
Low level format'ın harddiski hayata döndürdüğü olabiliyor. Samsung'un şu programcığı ile hem detaylı bilgi alabilirsiniz, hem de low level format atabilirsiniz.

www.samsung.com
0
skatheist
(12.03.09)
bad sector'leri tamir etmek yerine tespit ederek kullanımdan çıkaranlar programlar olması lazım. map out bad sector gibi bir arama yaparsanız bir şeyler çıkar belki.
0
no avalon
(12.03.09)
(4)

gozkapaklarim kuruyor

hapax
bir aydir filan sag gozkapagimda mercimek kadar bir yerin derisi pul pul olup dokuluyor. soguktandir, nemsiz kalmistir diye onemsemedim ama bi haftadir sol tarafta da ayni yerde oluyor, ve artik oradaki deri iyice hassaslasti, hafif yaniyor. ne önerirsiniz, merhem gibi bi sey mi kullanmaliyim?not: m
bir aydir filan sag gozkapagimda mercimek kadar bir yerin derisi pul pul olup dokuluyor. soguktandir, nemsiz kalmistir diye onemsemedim ama bi haftadir sol tarafta da ayni yerde oluyor, ve artik oradaki deri iyice hassaslasti, hafif yaniyor.

ne önerirsiniz, merhem gibi bi sey mi kullanmaliyim?

not: makyaj yapmiyorum, bi yildir filan ayni goz kremini kullaniyorum (vichy thermal fix yeux), cildim hassastir, kizarmaya, kurumaya musaittir ama oyle pul pul da olmaz.
0
hapax
(10.03.09)
aynı şey bana da olmuştu. dermatologa gittim. saçlarımı dalinle yıkamamı söyledi ve şaka gibi ama o pul pul dökülme geçti...
0
kahvegibi
(10.03.09)
öncelikle dermatologa gidin tabi. büyük oranda allerjik çıkyor. annemde olur arada bir, kortizonlu göz kremleri satılır eczanede ondan kullanıyor geçiyor.
0
no avalon
(10.03.09)
@kahvegibi- dermatolog saçlarını mı gözlerini mi yıkamanı söyledi dalinle? göz enfeksiyonları için iyi geliyor dalin ama gözü yıkamak lazım
0
emuncipation
(10.03.09)
bepanthene (ama merhem olan krem değil) çok yoğun olduğundan fazla nemlendirir.
ama kızarıklıklar için prednol iyidir. benim de cildim hassas olduğu için bu ikisini eczanede karıştırtıp kullanmıştım doktor tavsiyesiyle. baya işe yarıyor.
0
uche
(11.03.09)
(12)

Ankara'da oy vermek

endless dream
Bir Ankaralı olarak bir takım şeylerden artık kurtulmak istiyorum. 2 seferdir oy verdim ama bir işe yaramadı. Şimdi Ankara'da 2 ayrı aday var, Yavaş ve Karayalçın. Kimin daha çok oy potansiyelinin olduğunu bilmem gerek. Biliyorum, son derece iğrenç bir yaklaşım ama Ankaralıyım. Yapabileceğim başka b
Bir Ankaralı olarak bir takım şeylerden artık kurtulmak istiyorum. 2 seferdir oy verdim ama bir işe yaramadı. Şimdi Ankara'da 2 ayrı aday var, Yavaş ve Karayalçın. Kimin daha çok oy potansiyelinin olduğunu bilmem gerek. Biliyorum, son derece iğrenç bir yaklaşım ama Ankaralıyım. Yapabileceğim başka bir şey yok.

Etrafta yüzlerce anket dönüyor. Biri Karayalçın %8 alır Yavaş %37 alır diyor, öteki Yavaş %5 alır Karayalçın %40 alır diyor falan filan.

Bana önerebileceğiniz, tecrübeyle sabit, doğru sonuçlar veren site var mı? Konda'yı biliyorum ama onlar sitelerinde yayımlamadılar yerel seçim ile ilgili bir rapor.

Lütfen, bildiğiniz bir kaynak varsa, bu zavallı bok suyu içen, etrafında keçiler gezinen, her ayın en az 5 gününü elektriksiz geçireen bu insan evladına yardım edin.

(not: siyaset burada tartışılmıyor, kurallar öyleymiş. O nedenle lütfen siyasete girmeyin de sorun silinmesin)
0
endless dream
(06.03.09)
öncelikle karayalçın kesinlikle öndedir % 1 ile bile olsa.
senin duyduğun tevatürler malum tarafın uydurduğu ve yaydığı dedikodular. lütfen melih değilse oyun bilesin ki karayalçın.
0
ground
(06.03.09)
karayalcin ondedir, yavas %20'lerde filan gibi su anda.
0
lykos
(06.03.09)
ben arkadaki mantığı anlayamadım, pardon..

"oyum boşa gitmesin" ne demek!!!
sen kendine en yakın olan, senin kafandaki ideolojiye en yakın olan veya sana hizmeti en iyi verecek olan kişiye verirsin oyunu.. olur veya olmaz..
seçim, seçmek, demokrasi denilen şeyin anlamı budur zaten..
yoksa babadan oğula geçsin, neden seçim yapıyoruz ki..
sinirim bozuldu bak :@

biri geilp de "bana bankoyu söyleyin, ona oy atacam" dediği zaman insan art niyet arıyor..
sanki nemalanacak gibi..
0
fuck milk get beer2
(06.03.09)
@fuck milk.... Siz Ankaralı değilsiniz. Bundan adım gibi eminim. Böyle söylediğim için kendime sinir olduğumu belirttim zaten. Ben sadece şu bilmemkaç yıllık lanetten kurtulmak istiyorum ve bunun için her şekle girer, omurgasızın önde gideni bile olurum. Bir sorun varsa lütfen özelden devam edin. Soruma cevap arıyorum ben sadece. Bir araştırma şirketi...
0
🌸endless dream
(06.03.09)
@divit: oyun boşa gitmesi diye bir şeyden bahseden kim? Sorumu 10 kere okudum öyle bir laf göremedim.
0
🌸endless dream
(06.03.09)
yoo ankaralıyım.. şu anda yenimahalle'nin o güzide internetinden giriyorum bunları..

madem bir cevap olacak,
her ne kadar sevmesem de, "biraz da sırf oy vermiş olmak için verecek olsam da" chp diyorum ben..
ama oy, vermeye debilirim.. (vermeye debilirim mi, vermeyedebilirim mi)
chp'yi de pek sevmiyorum.
0
fuck milk get beer2
(06.03.09)
kesinlikle karayalçın.
0
quanta
(06.03.09)
birçok kişi tanıyorum mansur yavaş çok iyi ama karayalçın önde olduğundan ona verecem diyen..şahsen bende öyleydim daha doğrusu ben direk karayalçına verecektim ama yavaş ın genç bakıştaki açıklamalarını çok beğendim gerçekten çok temiz bir insan olarak görünüyor.bu tarz düşüncelere sahip seçmenler aslında aklının yattığına oy verseler mansur yavaş karayalıçndan daha fazla oy alacak gibime geliyor ama genel kanı bu sanırım...ama şu da var melih gökçek e oy verecek bir kesiminde artık mansur yavaşa vermesi sadece karayalçının oyunu bölmeyeceği kesin.en azından ankaragüçlüler böyle düşünüyorlar. ben şahsen mansur yavaş a verecem gibi..oy verdim bi işe yaramadı diyorsanız üzülerek söylüyorum ki melih e verin..en azından bu yarışta birinci gelme olasılığı en yüksek olan aday o.. bence siz karayalçın ı ve yavaş ı tv de sonuna kadar izleyin ve hangisi aklınıza yatıyorsa ona verin derim ben.. bide şu anketlere ben nie rastlamıyorum hiç onu anlamıyorum doğrusu bi rastlayan adamda görmedim tanımıyorum.
0
copy paste
(07.03.09)
ankara'da 1994'ten beri "ideolojime uygun partiye oy verecem, demokrasi budur" düşüncesi yüzünden melih gökçek'i çekiyoruz. bu soru melih gökçek'i istemeyen ankaralıların çoğunun kafasını kurcalıyor bu günlerde. bu düşünceye sahip kişilerde ortak bir amaç var, melih gökçek'ten kurtulmak.

beypazarı'nda yaşayan arkadaşlarımdan duyduğum kadarıyla mansır yavaş çok iyi bir başkan. lakin melih gökçek'in en yakın rakibi o değil bundan adım gibi eminim. bu yüzden ben de karayalçın diyorum. en yakın rakibi o.
0
kibritsuyu
(07.03.09)
valla bende tartışma yaratmadan -ve bunu istemeden- şunu söylim;
sözlükte yazılanlar ile gerçek hayattakiler birbirine hiç uyumlu değil (özellikle siyasette)
yani eğer sözlükte a partisinin ismi daha çok geçiyor, daha çok övülüyorsa, gerçek hayatta o a partisinin ters görüşlü b partisis öndedir.
0
etna
(07.03.09)
@fmgb: "vermeyebilirim de" dogru
@kibritsuyu: ben de beypazarliyim ama karayalcin'a verecegim
@etna: o kadar da degil; anket diye, genel secmen profili diye bir sey var. o sadece akp icin gecerli.
0
lykos
(07.03.09)
yerel secimde tek ideolojim var, melih gokcek'ten kurtulmak....

@endless dream anketler henuz yayinlanmaya baslanmadi, resmi olarak secim propaganda donemi civarinda ciddi anketler cikacaktir. simdi yayinlananlar partilerin yaptirdigi oldugundan kafa karistirici olabilir. bira daha bekle, oyunu da heba etme :)

gordugum, karayalcin'in (yani sol oylarin) %30 (+ - 4) civari olacagi seklinde. bu fazla oynamaz. mansur yavas yukseliste ama henuz o bahsettigi %25'lerde degil. melih gokcek ise dususte ancak hala birinci durumda.

kaynagini sorma ama durum su an boyle. lakin bu oranlar cok degisecek cunku "melih'ten kurtulmak isteyenler partisi" su an birinci ama secimde kime oy atacaklari hala biraz muallakta sanki.
0
no avalon
(07.03.09)
(1)

ab vize kolaylığı olayı

nihilanth
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/11038806.asp?gid=229şimdi serbest meslek sahibi oldugu nasıl kanıtlanacak insanın bu gibi durumlarda?
www.hurriyet.com.tr

şimdi serbest meslek sahibi oldugu nasıl kanıtlanacak insanın bu gibi durumlarda?
0
nihilanth
(19.02.09)
aslında var böyle bişi ama tam olarak öyle değil.
şu linkten www.vizesizavrupa.org C-37/98 sayılı kararı, C-317/01 ve C-369/01 sayılı kararları ve C-16/05 sayılı kararı okuyun. en altta yer alıyorlar.
0
no avalon
(19.02.09)
(4)

bir apple sorusu daha- iphone

ahandanick
saygıdeğer duyuru insanları,ikinci el iphone kullanıyorum, benden önceki kullanıcıya pek çok şey sorabilir olmakla birlikte telefon şöyle böyle bıdı bıdı yapamıyorum.bu konuyu kendisiyle görüştüğümde itunes'tan hesap açmakla ilgili bir şeyler söyledi,o kadar. bilemedim ben de.mevzumuz şu ; iphoneda
saygıdeğer duyuru insanları,
ikinci el iphone kullanıyorum, benden önceki kullanıcıya pek çok şey sorabilir olmakla birlikte telefon şöyle böyle bıdı bıdı yapamıyorum.bu konuyu kendisiyle görüştüğümde itunes'tan hesap açmakla ilgili bir şeyler söyledi,o kadar. bilemedim ben de.

mevzumuz şu ; iphoneda işte benden önce kullanan kişinin yüklediği şarkılar şunlar bunlar var, ama ben kendi itunesumla senkronize etmek istiyorum (yani kısmen), aleti bilgisayara takınca "x isimli iphone itunesa bağlanamıyor, telefondan şifre girin" gibi bir uyarı geliyor. 1- şifreyi biliyor olsam bile nereden gireceğimi bilmiyorum. 2- şifre ne yahu? ne şifresi yani bu? 3-başka bir yolu yok mudur? (yine itunes'a ya da telefona zarar vermeden)

cahilim sanırım. aramaya inandım mamafih bulamadım.
0
ahandanick
(13.02.09)
bir şekilde reset atmanız gerekiyor sanırım. ayrı library gördüğü için sıkıntı yaşıyor olabilir.
0
head
(13.02.09)
itunes üzerinden hesap açıldığı için sanırım o heabın şifresini girmenizi istiyor olabilir, ne iphone ne de itunes kullanıyorum ama, hesap açma gerekliliği ar bildiğim kadarıyla, aldığınız kişiye söyleyin, o eğer verirse sorun yok eğer vermez ise burda anlatılıyor nasıl hesap açılacağı
www.ceplab.com
0
edip
(13.02.09)
itunes da
authorize deauthorize diye bir şecenek olması lazım önce bir itunes hesabı acın sonra authorize this computer derseniz olması lazm sanki
0
supuki
(13.02.09)
arkadasınız kendi itunes hesabıyla girmiş olduğundan, onun hesabının şifresini istiyor. aleti arkadasa götürün, kendi bilgisayarına bağlasın (veya direkt iphone'dan) ve iphone'daki itunes'u deauthorize etsin. sonra siz ilk bağladığınızda (mac için söyliycem, pc'de diyalog başka şekilde gelişebilir) "yeni iphone buldum, naapiyim, senin adını veriyim mi (xxx's iphone)" diye bir muhabbete girmesi gerek. sonra sizin hesabınızı otomatik authorize etmesi lazım. ya da sizin bilgisayarda (mac ise) arkadaşınıza hesap açıp onun itunes'u share edebilirsiniz. ikinizin de mac'i varsa hesap açmadan share edebilirisiniz. herhalde sorununuz buydu. iphone'dan itunes'a ilk girdiğiniz ekran bişi diyor mu? orda bi şifre sormuyor mu? diğer türlü şifreyi gireceğiniz ekran tel'deki itunes'dan store'a bağlandığınız ekran olmalı.
0
no avalon
(13.02.09)
(9)

Tarafsız Haber

november rain
Türkiye'de ve dünyada olup bitenleri tarafsız olarak veren türkçe bir haber sitesi var mı?
Türkiye'de ve dünyada olup bitenleri tarafsız olarak veren türkçe bir haber sitesi var mı?
0
november rain
(05.02.09)
Tarafsızlık çok görece bir kavram ama neyse....

www.hurriyet.com.tr
www.ntvmsnbc.com

bbc'nin türkçe servisi ve internet sitesi de var galiba.
0
me neither
(05.02.09)
hürriyet mi? tarafsız mı? etme gözünü seveyim.
0
coffee and cigarettes
(05.02.09)
haklısınız hürriyet'in tarafsızlığına çok itiraz etmeyeceğim ama dediğim gibi tarafsızlık çok tartışmalı ayrıca bence tarafsızlığın ne olduğu ve iyi bir şey olup olmadığı da tartışmalı. konu bağımsızlık olsa bir dereceye kadar tamam.

ama evet yine hurriyet diyorum. medyanın büyük çoğunluğunun açıkça iktidardaki siyasi partiye göbekten bağlı olduğu ve propagandasını yaptığı bir ülkede medya organı arıyoruz. Sanki çok fazla seçeneğimiz varmış gibi. Sen örnek versende biz aydınlansak??
0
me neither
(05.02.09)
bu ortamda en makulu ntvmsnbc.com. tabi %100 tarafsız değil. hürriyet belki de son seçenektir tarafsızlıkta. unutmadan, anadolu ajansı var. gayet başarılı,tarafsız sayılır. ntv'den sonra gelir bence.

www.aa.com.tr
0
crayze horse
(05.02.09)
www.bianet.org
0
darknum
(05.02.09)
reuters, anadolu ajansı gibi yorum katmadan yayınlayanlar hariç, az veya çok tarafgirlik bulunur.
0
no avalon
(05.02.09)
Bu arada ajans olarak, kadrolaşmanın olduğu anadolu ajansı yorum katmaz ama akp lehine eksilttiğini gördük. "bilal gitsin askere" protestosu, ya da tayyip erdoğan'ın "terbiyesizlik yapma lan" fırçası aa'nın görmediği haberlerden bazıları.
0
me neither
(05.02.09)
tarafsız medya diye bir şey yoktur. bana tarafsız gelen bianet size taraflı gelecektir, size tarafsız gelen hürriyet(!!) bana taraflı gelecektir.

eğer salt doğru habere ulaşmak istiyorsanız tarafsız medya aramak yerine tüm medya kollarını takip etmeniz ve kendi mantık süzgecinizden geçirmeniz gerekir. medya adı üstünde "bilim" değil yani.

ben bianet de okurum, vakit de evrensel de, yeni şafak da...

aynı haberin nasıl şekillere sokulduğunu görmek için birebirdir, çeşitlilik... ama şu da var haber kavramınız nedir?

ben kocaeli sanayi bölgesindeki işçi gençlerin eylem hazırlığı yaptığı haberine pür dikkat kesilirken başka biri umursamayabilir. zaten böyle haberler de genel medyada yer almaz...

bianet filan okumanız lazım.
0
sindustrial
(05.02.09)
ezeriko
(05.02.09)
(21)

bu anlatacağım hastalık bir nedir?

myriamonde
hastalık mıdır onu bile bilmiyorum.. ama şöyle bir durumum var:uzunca bir zamandır, hatta bence ben kendimi bildim bileli ama emin değilim (tam da bu durum yüzünden emin değilim), fark ettim ki, ben 2 seneden daha öncesini hatırlamıyorum. son iki sene içinde olmuş olayları hatırlıyorum sadece, bir d
hastalık mıdır onu bile bilmiyorum.. ama şöyle bir durumum var:

uzunca bir zamandır, hatta bence ben kendimi bildim bileli ama emin değilim (tam da bu durum yüzünden emin değilim), fark ettim ki, ben 2 seneden daha öncesini hatırlamıyorum. son iki sene içinde olmuş olayları hatırlıyorum sadece, bir de mesela iki seneden önce olmuş bir olayı son iki sene içinde anlattıysam hatırlıyorum. hayatımda ciddi sıkıntılar da yaratabiliyor bu hadise. çok da pis merak içindeyim, nedir bu nasıldır bu, bir bilen var mıdır? doktora gitsem nereye gitmem lazımdır?

teşekkürler şimdiden.
0
myriamonde
(05.02.09)
bence bir günlük tutmaya başla acilen, fotoğraf falan da ekle hatta.
0
nickini vermek istemeyen suser
(05.02.09)
umarim yanli$ anlamazsin.

uyu$turucu kullaniminda bu tur $eyler olabiliyor. ozellikle sentetik ve yari sentetik uyu$turucular belirli araliklarda hafiza kaybina yol aciyor. hatiralar bazen kare kare hatirlaniyor bazense hic hatirlanmiyor. boyle bir durumsa bir noroloji uzmanina ya da terapiste gitmenizde fayda vardir.

(bkz: bir arkada$im ekolu)
0
astaroth
(05.02.09)
bence de günlük tutun. the butterfly effect izlemenizi de tavsiye ederim.

edit: şimdi aklıma geldi. çocukluk arkadaşlarınızı hatırlıyor musunuz? ya da arkadaşlarınızın size verdiği nesne sizce bir çağrışım yaratıyor mu? yoksa "nerden çıktı la bu" mu diyorsunuz?
0
forumtrak
(05.02.09)
teşekkürler cevaplar için öncelikle.

uyuşturucu kullanmıyorum, kullanmadım. yani tamam iki cigara içmişliğim var ama yani o kadar, hiç bi zaman ciddi bi kullanıcı olmadığım gibi sentetiğe elimi bile sürmedim. alkol bile almıyorum doğru dürüst, yani en azından temiz dört-beş senedir.

çocukluk arkadaşları, eşyalar gibi konularda mesela, fotoğraf varsa ve ortalıktaysa, yani en azından mesela başka bir şey ararken gözüme çarpabilir bir yerlerdeyse, hatırlıyorum. eşya da aynı şekilde. hatta bu durumu bildiğim için artık özellikle böyle eşyaları fotorafları falan ortalıkta tutuyorum..

günlüğümsü bir şeyler yapıyorum, her şeyi yazmasam da yine nispeten yazıyorum bişeyler. sözlük de mesela bu görevi görüyo aslında benim için. fotoraf çekme işini çok düşündüm ettim, arada baya kafama yattı istedim yapmak falan, ama bu sefer de sosyal fobim olduğunu ve ortalıkta fotoraf makinesiyle gezemediğimi hatırladım. iyice buglı insan oldum ben ya nedir bu böyle öf.

ama kabaca böyle yani olayım. nörolog mudur, nöroloğa mı gideyim ben şimdi? yani zaten bu duruma alışıp etrafından dolaşmak değil bu durumdan kurtulmak istiyorum aslen. gerçi karı düşürme yöntemi olarak da kullanılabilirmiş ama. olsun, düşürmiyim ben, hafızam olsun yeter.
0
🌸myriamonde
(05.02.09)
aslında bir örnek gösterseniz? ne bileyim bir şeyi unuttuğunuzu nasıl anlıyorsunuz ki?
0
forumtrak
(05.02.09)
yani şöyle ki, mesela birileri birlikte yaptığımız bir şeyden bahsediyor, ve benim öyle bir şeyden haberim yok gayet net olarak. yahut düşünüyorum, atıyorum 2002'de ne yapıyordum ben diye, herhangi bir şey yok. ayrıca, dediğim gibi son iki sene içinde anlattığım şeyler var hafızamda, ama mesela o anlattığım şeyi de anlattığım haliyle hatırladığım için birine bir şey anlatırken onu tekrarlıyor oluyorum, ve başka bir şey sorarsa kalıyorum böyle. yine mesela bir şey anlatırken, tam olarak senesini falan çıkaramıyorum, "önce olmuştu"da kalıyor falan gibi.
0
🌸myriamonde
(05.02.09)
bence ciddi bir dikkat bozukluğunuz var. fazlası değil.

ben okuldan dönerken aldığım pet şişenin eve geldiğimde nereye kaybolduğunu hatırlayamıyorum bazen. sizinki de bunun uzun ölçeklisi gibi bir şey olabilir.
0
deckard
(05.02.09)
hayatımı çok fazla etkilemeye başladı bu aralar, o yüzden dert edindim kendime. yoksa işime gelir hasta olmamak :) peki mesela attention deficitse nereye gideyim de ne yapayım?
0
🌸myriamonde
(05.02.09)
bir çok kişi sizin gibidir bence. 2002 yılında ne durumda olduğumu ben de hatırlamıyorum mesela. ne bileyim belirli şeyleri hatırlamak önemli değil mi zaten? hatırlamadığınız şeyler muhtamelen gereksiz ayrıntılardır. atıyorum 2002 yılını hatırlamıyorsunuz diyelim ama o tarihten önce bir akrabanızın/yakınınızın ölümü hatırlıyorsanız pek sorun yok bence. gerçi ölümde yıldönümü gibi bir olay var onu hatırlamanız doğal. ama bu tür günler hafızayı tazelemek için değil mi zaten? olmasaydı daha az detay hatırlardık belki de.

bonus soru sorayım: çocukluk aşkınızı hatırlıyor musunuz? bu kişiyi muhtamelen 2-3 yıldır düşünmüyorsunuzdur.
0
forumtrak
(05.02.09)
aslında şöyle söyleyeyim, bunu fark ettiğimden beri sürekli insanlara bir şeyler anlattırıyorum geçmişle ilgili ve kendim de sürekli anlatıyorum. o yüzden bu aralar baya bi anımı toparladım sanırım.

hani aslında kimse hatırlamıyodur noktasında da, hiç bi fikrim olmuyo işte, hani kabaca bile bir şeyler canlanmıyo zihnimde. ve işte mesela olmuş şeylerin ne zaman veya en azından ne sırayla olduğunu hatırlamıyorum, mesela ahmet>mehmet>ali şeklinde gittiğinden emin olduğum ilişki sırası aslında ali>osman>ahmet>mehmet>haydar şeklinde çıkıyor, birbirinin sebebi sonucu sandığım olayların sırası tersmiş meğersem şeklinde şeyler öğreniyorum ediyorum sonradan insanlardan.. öyle bi garip.
0
🌸myriamonde
(05.02.09)
kisiden kisiye degisir mi bilemem fakat ayni durumdan ben de muzdaribim. yalniz deckard'in dedigi gibi dikkat bozuklugu gibi bir seye sahip oldugumu dusunmuyorum; gorsel hafizam haddinden fazla kuvvetlidir.

ben bu durumumu "normal olan bu ki" seklinde degerlendiriyorum. kimi zaman anilarini devamli canli tutabilen bazi insanlara ozensem de bu bazi insanlarin, anilarini birilerine tekrar tekrar anlatmak suretiyle bu yetiyi kazandiklarini dusunuyorum. sanki sizin de "mesela iki seneden önce olmuş bir olayı son iki sene içinde anlattıysam hatırlıyorum" demeniz buna tekabul ediyor.

uykuya dalmadan once bu hatirlayamadiginiz zamanlarin anilarini bir zorlamayi deneyin. yakin zamandan baslayarak, insani iyi hissettiren zamanlari hatirlamaya oncelik vererek gecmis yillara dogru kaymaya baslayabilirsiniz bence. hemen bir gecede olmasa da, butunluklu bir sekilde herseyi hatirlamami saglamasa da bende ise yariyor bu yontem. denemeye deger sanki?
0
diabolus79
(05.02.09)
@myriamonde
Adres, telefon numarası gibi şeyleri ezberleme konusunda nasılsın? Belki sadece zayıf bir hafıza vakasıdır. Pek anlamam ama merak ettim.
0
tsllbn
(05.02.09)
bir de ailenizin sağlık geçmişinde alzheimer'ı araştırın. gerçi sizdeki ters bir durum gibi görünüyor ama ne olur ne olmaz. ben size kendi abuk hafıza işleyiş sistemimi kısaca anlatayım, bir bakıp rahatlayın daha neler var diye:

- psikopat bir görsel hafızam vardır, telefon no.su ezberleyebiliyorsam eğer tek sebebi bu.
- son 2 yıldır falan bir unutkanlık peydah oldu; bundan öncesnde o kelimenin anlamını bilmezdim. sizin gibi "şundan önce bundan sonra" diye sınıflandıramıyorum bile...uzak zamanı komple unutsam "aha da alzheimer" diyerek yırtıcam ama değil.
- kabullenmek zor olsa da alkollüyken dinlediklerimi/yaşadıklarımı unutmaya başladığımı düşündüm, külliyen yanlışmış...
- ama örneğin herhangi birine "son 15 günde yediğin şeyleri say (öğün öğün ya da sırasız) dediğim zaman düzgün sayabilen çıkmadı henüz (çevremdeki herkes bi alem mi acaba?)
- mutlu&mesut, dertsiz&tasasız olduğum zamanlarda unutkanlık kavramını unuttuğumu fark ettim. demek ki en azından bendeki versiyon stres altında aktive olmakta ve hatta coşmakta. o sosyal fobi tarzı bug'lar önceden olup sonradan yok olabildiği gibi sonradan da olabiliyor.

bir de, ne kadar doğru ne kadar yanlış bilemem ama, uyku bozukluklarının da bu tarz şeylere sebep olabileceğini duymuştum. şu an çalışmadığım için bu durum bana rahatsızlık vermemekte, ama iş hayatında da rahatsızlık verdiğini fark ettiğim an profosyonel yardım almaktan çekinmem, bu kadarını söyleyebilirim.
0
tarantinoesque
(05.02.09)
özellikle içinde bi düzen bulabildiğim numaraları adresleri falan unutmam, hatta manasızca uzun süre aklımda kalıyo bunlar.

zaten hani sadece detay unutuyo yahut çook önemli olmayan şeyleri hatırlamıyo olsam sallamicam, normal diyip geçicem, ve fakat baya bildiğin mühim şeyleri hatırlamıyorum. ama mesela össden aldığım puanı, şu ana kadar tek bir kere açıp bakmış olduğum tc kimlik numaramı falan gayet net hatırlıyorum. gerçi bunların ikisini de son 2 sene içinde tekrarlamışlığım var, ama yani yu get dı poynt.
0
🌸myriamonde
(05.02.09)
arada bir şeyler daha yazılmış..

şöyle ki, bir süre önce arkadaşın iddiasına göre üç ay birlikte yaşadığım insanı tanımadığımda fark ettim bir problem olduğunu. iddiaya göre 2004 yazında bildiğin berabermişiz. ama benim haberim yok.
0
🌸myriamonde
(05.02.09)
bende de aynısı var ama bunun bir hastalık olduğunu hiç düşünmedim. hatta bir gün önceki komik-akılda kalıcı- olayı bile hatırlayamadığım oluyor. arkadaşlarım bana inanmıyor vs
0
surtunme kuvveti
(05.02.09)
2 sene önce kötü veya sizi çok etkileyen bir şey yaşamış olabilir misiniz?
0
endless dream
(05.02.09)
tam olarak aynı değilse de buna benzer sıkıntılar bende de var. ailede herkesin hatırladığı şeyleri hatırlayamayabiliyorum mesela. veya biriyle (bu biri kardeşim de oluyor annem de eşim de) yaşanmış herhangi birşeyi o anlatıyor ben mal mal bakıyorum bunlar ne zaman oldu diye. psikiyatristime bahsettiğimde "pseudo demans" dedi. depresyona bağlı bu tarz durumların olabileceğini ve hepsini hatırlayacağımı söyledi. "hiçbiri bir yere gitmiyor hepsi orada duruyor aslında" sözüne "keşke gitse" demem hem onun hem benim dikkatimi çekmişti. strese bağlı gelişebiliyormuş sanırım. ve şiddetine göre de değişiyor sanırım. bence bir uzmana başvurmanda fayda var. bak bu yazdıklarımı gören psikolog arkadaşım da bilinçaltına itilebileceğini bunun da bir savunma mekanizması olduğunu söyledi. evet yardım almak iyi olur bence.
0
Omayra
(05.02.09)
bence unutmaktan çok hafızada seçicilik yapıyorsun. bazı şeyleri hatırlamamayı seçmişsin, bazılarını da istediğin gibi hatırlıyorsun. hatta kanımca bir şey(ler) seni üzmüş ve bununla uğraşma yolu olarak hafızayla oynamayı (bilinçsizce tabe) seçmişsin. şimdi de kökenine gitmekle gitmemeyi seçmekte özgürsün.

tavsiyem psikiyatriye danışman olacaktır. çünkü psikiyatrlar işe koyulmadan önce her türlü organik sebebi bertaraf etmek isteyeceklerinden bütün nörolojik/endokrinolojik vesair kontrollerini yaptıracaklardır. hiçbir şey çıkmazsa check up'tan geçmiş olursun.
0
no avalon
(05.02.09)
bence normalde durdurabileceğin fizyolojik zararlı bir durum yok sinir sisteminde, bir ara checkup yaptırınca belli olur zaten. alzheimer'dır, başka şeylerdir, hepsi de belli olur. orada. zaten dengeli beslenmek ve sağlıklı yaşamak dışında alzheimer hastalığını tedavi edebilecek bir şey yok.

lafını unutmak da normal bir şey, mesela biri de benim lafımı böldükten sonra ben devam edeceğim şeyi unutuyorum. dikkatin dağılıyor da ondan.
0
tom_riddle
(05.02.09)
üzerinizde yoğun kaygıya neden olan bazı kişisel bilgi ve deneyimlerin hatırlanmaması ya da travmatik olan olaylarla ilişkilendirilmiş kişisel bilgi ve deneyimlerin hatırlanmaması, eğer organik temelli bir durumla (kafa travması, demans, vb.) ya da herkeste olabilecek sıradan bir unutkanlıkla açıklanamıyorsa dissosiyatif amnezi olabilir.

burada hatırlanması gereken önemli nokta kişinin her zaman üzerinde yoğun kaygı yaratan koşulların farkında olamayabileceğidir.
yoğun kaygı duymak demek zorunlu olarak kişinin kaygısının farkında olması ya da ona travmatik bir olayla ilşkilendirerek açıklamaya çalışması demek değildir.
bazen kişi yoğun kaygı duyuyordur ancak bu yıllar boyunca farketmeyebilir. "içimde tarif edilemez bir sıkıntı var ama sebebini bilmiyorum, aslında her şey gayet yolunda" denilen durumların altından da yoğun kaygı çıkabilir.
bazen organik kaynaklı olmayan, mide ağrısı, sürekli idrara çıkma, yeme içme isteğinde artış, uyku bozuklukları da kaygı ile ilgili olabilir. benzer bir şekilde "unutkanlık" da bu belirtilerden biri olarak okunabilir.

eğer olaylar yaşanmasının ardından hemen unutulduğu için yeni anılar oluşturulamıyorsa, bu durumun mutlaka bir başlangıcı vardır.
kişinin yaşamında görülen değişiklikler (iş değiştirme-okul değiştirme- ev değiştirme- şehir değiştirme- sarsıcı olaylar- bedensel değişimler (beden algısı üzerindeki değişiklikler)-ayrılık-ölüm-doğum-evlilik-kendini suçlamasına, benlik imajını yaralayacak herhangi bir olay-vs.)üzerinde travmatik etki yaratmış olabilir. son iki sene içinde göreli olarak kaygı faktörleri azalmış ya da ortadan kalkmış olabilir ve bu nedenle hatırlama problemi son iki senede yaşanan deneyimleri kapsamıyor olabilir.

dissosiyatif amnezi şikayeti olan kişilerde özellikle bastırma ve yadsıma/inkar savunma mekanizmalarının kullanıldığı görülür. (bu, özellikle iki sene öncesine dair olaylarla ilgili bastırma ve inkar mekanizmalarının kullanıldığı şeklinde de yorumlanmalıdır. zaten bastırma ve inkar mekanizmaları olayları hatırlamama amacına hizmet eder)

tabiki en doğru ve en sağlıklı yorumu uzmanlardan alabilirsiniz.
0
gerda
(07.02.09)
(10)

Gece 2'de Atatürk Havalimanı'na Nasıl Gidilir ki ?

brkylmz
Sevgili meslektaşlar ;Gece 2'de istanbul otogarda olacak bir insan, sabah 6 daki uçağına yetişmesi için ne yapması gerekir ? Misal, 2de otobüsün servisiyle tophane'ye gitse, bi nargile içse, ordan taksiye binse ne kadar yazar ?en ufak bir bilgi kırıntısı dahi kabülümdür. sevgiyle...
Sevgili meslektaşlar ;

Gece 2'de istanbul otogarda olacak bir insan, sabah 6 daki uçağına yetişmesi için ne yapması gerekir ?

Misal, 2de otobüsün servisiyle tophane'ye gitse, bi nargile içse, ordan taksiye binse ne kadar yazar ?

en ufak bir bilgi kırıntısı dahi kabülümdür. sevgiyle...
0
brkylmz
(04.02.09)
esenler otogarına gelinecekse taksi tutulup taksime gidilir. orada havaşın servisleri havaalanına. 8,5 tl idi en son bildiğim kadarıyla havaş.
0
ghostcountry
(04.02.09)
servisle bakırköy-yeşilköy. havaalanında 2-3 saat beklemek sorun olmaz herhalde?
0
kabak cekirdegi
(04.02.09)
o zaman tophane için de denilebilir ki, sevisle tophaneey gelsn sonra taksime cıkıp havasla havaalanına gitsin. ama esyası varsa zor olur bence.
0
bordeaux
(04.02.09)
peki tophaneden taksi ne kadar yazar ki? havaalanında 4 saat beklenmez ki :S
0
🌸brkylmz
(04.02.09)
esenlerden direkt havaalanına taksiyle gitse daha az masraf olur. taksiyle gece gece taksim'e gidilir mi? en az masraflı en kısa yol esenlerden bakırköy servisle, oradan taksiyle havalimanı.
0
no avalon
(04.02.09)
4 saat beklemeyecek ki, zaten otogardan havaalanına gidene kadar bir yarım saat kırkbeş dakika geçecek, güvenlik kontrolü zart zurt. E son bir saat de check-in'di, uçağa alınmaydı öyle geçecek. Kaldı 2.5 saat, onda da kitap okusun, dergi okusun o insan.
0
sui
(04.02.09)
metro gitmiyomuydu yahu?

edit: yoksa gece mi yok?
0
vital
(04.02.09)
www.securedrive.com.tr

rahat ama biraz pahalı olabilir.
0
maersk
(04.02.09)
havaş taksim-atatürk havalimanı arası 10 ytl.

bir öneri, bakırköy taraflarında gece açık bir kafe varsa orada içseniz nargilenizi?
0
tom_riddle
(04.02.09)
gece 2'den sonra macera arama... otobus nerden geliyor otogar'a? musait ve yesilkoy'e yakin bir yerde inebilirsin iyi olur.
0
kezzy homeros
(05.02.09)
(5)

Mac Os X'te bölünmüş hard diski yekpare hale getirme sorunsalı

danimarkaprensi
Sayın Napolililer, yine bir Mac Os sorusu ile karşınızdayım. Boot Camp ile kurduğum Windows'u kaldırıp yeni bir windows kurmak niyetindeydim; lakin windows'u Boot Camp ile kaldırmak yerine, Disk Utility ile içeriğini silmek gibi bir hata yaptım. Şimdi HD iki disk halinde ve ikincisini (yani 6GB'lık
Sayın Napolililer, yine bir Mac Os sorusu ile karşınızdayım. Boot Camp ile kurduğum Windows'u kaldırıp yeni bir windows kurmak niyetindeydim; lakin windows'u Boot Camp ile kaldırmak yerine, Disk Utility ile içeriğini silmek gibi bir hata yaptım. Şimdi HD iki disk halinde ve ikincisini (yani 6GB'lık kısmı) asıl diske dahil edemiyorum. Onu formatlayabiliyorum, yani yine kullanılabilir hale geliyor ama HD iki parça halinde olduğu için Boot Camp çalışmıyor, dolayısıyla yeni bir windows kuramıyorum. Çeşitli yollar denedim, birilerinin önerisi üzerine alete format bile attım ama sonuç: Yine iki ayrı disk bölüntüsü. Bunları yekpare hale getirmeyi bilen varsa, paylaşırsa çok sevinceğiz. Çünkü bize XP de lazım.
0
danimarkaprensi
(31.01.09)
install disc'ten boot edip oradaki disk utility'yi calistirarak oradan deneyin. muhtemelen start up hd calisirken yapmiyordur uzerinde islem.

install disc'i surucuye verin, reboot ederken C tusuna basili tutun. bakalim olacak mi?

edit: pardon, bi de leopard mi tiger mi? partition'lari birlestirirken yeniden isletim sistemini kurabilir... o zaman erase and install degil de archive and install yapin, hd'yi tertemiz vermesin
0
no avalon
(31.01.09)
Oradan da biraz kurcaladım ama pek bir sonuç alamadım. Doğrulamak için soruyorum: "Restore" kısmından yapılıyor değil mi birleştirme işlemi?
P.S. Bu arada yanıtınız için teşekkür ederim. Ama benim birleştirme çabam biraz amatörce ilerlemek zorunda olduğundan (acemi bir Mac kullanıcısı olduğum için) biraz daha ayrıntı rica etsem...
0
🌸danimarkaprensi
(31.01.09)
tabe...

bilgisayari alirken install dvd'leri de verirler. onlarin 1 no'lusu ile sisteminiz hd'yi kullanmadan baslayabilir. gelecekte eger hd'niz zarar gorurse ve repair/data rescue gerektirirse boyle yapacaksiniz.

yeni kullanici oldugunuza gore en kolay yolu denememis olabileceginizi dusunerek sunla baslayalim:
- disk utility'yi acin.
- sol frame'de en ustte yer alan ve adi hd'nin markasi olan disk'i secin. (alttaki macintosh hd'yi degil)
- ana bolumde 5 tab cikmasi lazim. (first aid, erase, partition,raid, restore)
- restore degil, partition tab'ina gelin. sol tarafta ikiye bolunmus (ya da kaca bolduyseniz o sayida) partition 1-partition two kismi var.
- aralarinda bir bolen cizgi olur. o cizgiyi mac disk'i 100% partition olana kadar cekin. simdi tek partition haline gelmesi lazim.
0
no avalon
(31.01.09)
Çok teşekkür ederim. O marka adı yazan kısma hiç tıklamadığım için Partition sekmesine de hiç ulaşamamışım. Şimdi HD yine tek parça haline geldi ama benim salaklığım sayesinde yine hepsini silmiş bulundum. Olsun, sistemi yeniden yüklemek şu anda sorun değil. Anlattıklarınız çok yardımcı oldu. Tekrar teşekkür ederim.
0
🌸danimarkaprensi
(31.01.09)
rica ederim. Mac'te her zaman akla gelmeyen en kolay yol dogrudur :) programlari silmek icin cope atmak gibi
kolay gelsin
0
no avalon
(31.01.09)
(10)

kabız

bagcivan
merhaba duyuru ahalisi.şimdi doktorlarımıza vede bu işi bilenlere sorum şudur.annem yaklaşık 1 haftadır tuvalet ihtiyacını karşılayamıyor doktora gittik ilaç verdiler şu an itibariyle bir şey değişmedi.bu konu hakkında sizlerede bir danışayım dedim ihtiyacını karşılamsı için ne yapmamız gerekiyor ya
merhaba duyuru ahalisi.şimdi doktorlarımıza vede bu işi bilenlere sorum şudur.annem yaklaşık 1 haftadır tuvalet ihtiyacını karşılayamıyor doktora gittik ilaç verdiler şu an itibariyle bir şey değişmedi.bu konu hakkında sizlerede bir danışayım dedim ihtiyacını karşılamsı için ne yapmamız gerekiyor yada sizin bildiğiniz bir yöntem varmı?
0
bagcivan
(31.01.09)
doktor değilim ama çok rahatsızlık çekiyorsa lavman yapılabilir.
0
kibritsuyu
(31.01.09)
bir yemek kaşığı zeytinyağı içebilir
0
mentirosa
(31.01.09)
belki denenmiştir ama;
1-kuru kayısı yesin
2-aç karnına ılık suya bal karıştırıp içsin.
3-sinameki çayı içsin.
0
modo25
(31.01.09)
yürüyüş yapsın ya da koşsun. spor bağırsakların daha iyi çalışmasına yardımcı oluyor
0
turunun son ornegi
(31.01.09)
kuru kayısı ve kuru incir yesin,ardından bol bol su içsin,yürüyüş yapsın(bağırsakları iyi çalıştırıyor) elma ya da üzüm hoşafı yapıp içirttin.
0
madrigal
(31.01.09)
Şalgam suyu fazla içildiğinde bağarsak hareketlerini hızlandırır çoğunlukla da ishal yapar ayrıca kuru kayısı ve kayısı çekirdeği de aynı etkiyi verir eğer bulunduğunuz bölgede şalgam suyu bulamıyorsanız benimle iletişim kurun size adana'dan göndereyim. çok geçmiş olsun.
0
solo
(31.01.09)
bir not olarak belirteyim. verdikleri ilac muhtemelen 12-24 saat kadar sonra etkisini gostermeye baslayacak.

bu arada kuru kaysi sinemaki denenebilir tabe
0
no avalon
(31.01.09)
duphalac diye bir ilaç vardı, isal yapmaya yarıyor. içtikten yarım saat etki ederdi bana.
0
derectus
(31.01.09)
Keten tohumu. Bir tatlı kaşığı keten tohumu su ile içildiğinde bağırsakları çalıştırır. Alternatif olarak aklınızda bulunsun. Bol bol da su içilip düzenli yürüyüş ve egzersizler yapılması lazım arkadaşların dediği gibi. Hareketsizlik bu rahatsızlığı tetikler çünkü.
0
villeneuve
(31.01.09)
tatlı badem yağı,kuru kayısı ve ılık su

aynı zamanda olmuyo diye stress yaptıkça daha çok durur ve gelmez
0
Merwish
(04.02.09)
(4)

yurtdışına çıkış ıvır zıvırları

oceano
şimdiii 2 hafta sonra hollanda'ya gidiyorum yine. 3. olacak bu. pasaportum yeşil. gidişle beraber dönüş biletimi de alınca sorun olmuyordu. ama gidiş dönüş mutlaka istediler 2 seferde de.fakat şimdi şöyşe bi problem var. haziran'da mezun oldum ünv den. daha çıkış filan almadım ama. öğrenci kartım da
şimdiii 2 hafta sonra hollanda'ya gidiyorum yine. 3. olacak bu. pasaportum yeşil. gidişle beraber dönüş biletimi de alınca sorun olmuyordu. ama gidiş dönüş mutlaka istediler 2 seferde de.
fakat şimdi şöyşe bi problem var. haziran'da mezun oldum ünv den. daha çıkış filan almadım ama. öğrenci kartım da bende duruyor.

-ben şimdi ne kadar çıkış harcı yatırcam?
-havaalanında oyalanmamak için önceden nereye yatırabilirim?
-uçak biletleri çok pahalı. çok dandik olmayan bi firmayla daha ucuz gidiş dönüş lazım. nerelere bakayım?
-bilet alırken öğrenci diyebilir miyim? öğrenci kartımı göstermek yeter mi?
-ya bi de hollanda'da adidas pahalı mı? originals serisinden eşofman almak istiyorum ama türkiye ye gelmeyen bi modeli filan var mı? h&m, only filan dışında önereceğiniz pahalı olmayan bi marka filan var mı?

tenkuu...
0
oceano
(31.01.09)
- 15 tl
- ziraat, vakif saat 15:00'e kadar aliyor. dekontu pasaportta gosteriyorsun, damgaliyorlar.
- klm'ye baktin mi? veya flypgs,sunexpress falan? bir de sonfiyat.com, ucuzabilet.com, bilet-in.com gibi siteler var.
0
no avalon
(31.01.09)
benim tavsiyem biletini bir turizm sirketi araciligi ile almandir (trek turizm vs.). Cunku bunlarda, bizim netten goremedigimiz guzel promosyonlar falan oluyor, ozel ogrenci biletleri veya genc biletleri gibi. Ama oraya gitmeden aklinda genel bir fiyat olmasi icin expedia veya kayak gibi web sitelerinden bir on arastirma yap derim.
0
armish
(31.01.09)
valla tavsiye sitelere baktım ortalama gidiş dönüş 600 ytl. fakat işin ilginç yanı, daha önce gittiğim ehr iki seferde de 600 ödemiştim!
bir iki acentayla konuşayım en iyisi. belki kampanyaları vardır.

bu arada pegasus'un 14-15-16 ve 17 şubat ta güzel kampanyası var %50 fakat 16 sında gitmem lazım. o yüzden kaçırıyorum. bilet arayanlara duyurulur :(
0
🌸oceano
(31.01.09)
havaavlanındaki bankolar boş oluyor genellikle harç için, hem pulu bilete yapışırıyorlar senin de pasaportun her tarafı pullu pullu olmuyor.
0
thefin
(31.01.09)
(2)

older than me / older than i am

no christ requiress
ikisi arasinda fark var mi formal/informal olma bakimindan ya da baska acidan?erdogan'in konusmasinin cevirilerine bakiyorum yabanci gazetelerdeki, kimi "you are older than me" kimi ise "you are older than i am" diye cevirmis.
ikisi arasinda fark var mi formal/informal olma bakimindan ya da baska acidan?

erdogan'in konusmasinin cevirilerine bakiyorum yabanci gazetelerdeki, kimi "you are older than me" kimi ise "you are older than i am" diye cevirmis.
0
no christ requiress
(31.01.09)
farketmez, aynidir.
0
no avalon
(31.01.09)
biri ingiliz biri amerikandır muhtemelendir.

me olan ingilizdir.
0
thefirstfbli
(01.02.09)
(2)

finansal yönetim kararları

ayheytmayselfenvanttuday
3 temel finansal yonetim kararindan hangisi daha onemlidir, yönetici hangisini verirken daha rahattır ve neden?1)Yatırım Değerleme kararı2)Kaynak Yapısı kararı3)Net İşletme Sermayesi kararı (Nakit Akışı)şimdi nakit akışındaki bir yanlış firmayı batırabilir, ancak burada verilecek karar zor degil akt
3 temel finansal yonetim kararindan hangisi daha onemlidir, yönetici hangisini verirken daha rahattır ve neden?

1)Yatırım Değerleme kararı
2)Kaynak Yapısı kararı
3)Net İşletme Sermayesi kararı (Nakit Akışı)

şimdi nakit akışındaki bir yanlış firmayı batırabilir, ancak burada verilecek karar zor degil aktifleri finanse edebilmek icin disaridan(ya da cepten) kaynak bulmak gerek, o yuzden yatirim degerleme denebilir mi? sebebi de uzun surede donusu olması, tum sermayeyi kediye yuklemek vs?

Rahatlık iyice muammma, ilk ikisinde patron ve ust yoneticiler karar alıyor o yuzden bir rahatlama gelir bana, ucuncusu daha tehlıkeli dedigim gibi batırma ihtimali var, yine de hesap kitap aktif pasif arasi acigi finanse etme üzerine kurulu teknik anlamda bir rahatlik olabilir..

Bilen arkadaslardan yorumlarını rica ediyorum..
0
ayheytmayselfenvanttuday
(30.01.09)
finansal yönetim hesaplamalarının hiç bir noktasında rahatlama mümkün değildir. ve her kararda mutlaka batırma ihtimali vardır.
0
bore
(30.01.09)
birbirinin üstüne bina edilen şeyler bunlar. nakit akışındaki hata direkt etkisini gösterir de mesela yatırım değerleme daha uzun vadede etkileyebilir. iyi yönetici/karar alıcı yaptıklarını uzun vadeli değerlendirebilendir diyelim. yani doğru nakit akışı (10 yıllık falan) çıkarıp kaynak yapısı kararını buna göre veren vs. gibi.

ama yönetici "10 yıl sonra ben nasılsa olmayacam ki, sorumluluk başkasının olacak o zaman" diye düşünürse -ki böyledir bu- o zaman yatırım değerlemede rahatlık olur tabe.

kendin için soruyorsan, cevap üst paragrafta bi yerde gizli :)
0
no avalon
(30.01.09)
(12)

Nereye, nereye, nereye, gideyim?

back to the future
Merhaba arkadaşlar,23 yaşındayım. İstanbul'da doğup büyüdüm. 7 ay önce de üniversiteden mezun oldum. Daha doğrusu kendimi zor attım oradan. Çünkü 4 sene boyunca fahiş kiralar yüzünden okula yakın bir eve çıkamadım, bu yüzden her okul günü 4 saatimi otobüs, vapur ve tramvaylarda geçiriyordum. Sabah 6
Merhaba arkadaşlar,

23 yaşındayım. İstanbul'da doğup büyüdüm. 7 ay önce de üniversiteden mezun oldum. Daha doğrusu kendimi zor attım oradan. Çünkü 4 sene boyunca fahiş kiralar yüzünden okula yakın bir eve çıkamadım, bu yüzden her okul günü 4 saatimi otobüs, vapur ve tramvaylarda geçiriyordum. Sabah 6'da kalkıp 7'de evden çıkıyordum, akşam 7-8 gibi geri dönüyordum falan, berbat zamanlardı. Her gün yüzlerce yabancıyla sırt sırta, göt göte o hiç açılmayan trafikte gıdım gıdım yol almak, sürekli telaş ve yetişme çabası içinde zamanla yarışmak, beş altı saatlik ders aralarında eve gidememek ve "4 saat"lerin giderek artan yoruculuğu kısa sürede beni hayattan bezdirdi, huysuz ve asabi biri olup çıktım. Okul günlerini bu kadar yorucu geçirdiğim ve yeterince toplu taşıma aracına bindiğim için okul dışındaki günlerde evden dışarı adım atmaz hale geldim. Ama bu dinlenmeme yeterli olmuyordu, kaygı bozukluğu baş gösterdi bir de. Okula gitmek için kalktığım neredeyse her sabah midem bulanıyordu, özellikle uykudan önce deli gibi kalbim atıyordu ve binlerce şey kafama üşüşüp beni uyutmuyordu. Kalp çarpıntım 4. senenin son döneminde o kadar artmıştı ki kendimi ihtiyar gibi hissediyordum ve "Kalbim dayanamayacak buna" diye bilgisayar oyununu yarıda bırakıyordum.

Bu bahsettiğim fiziksel şikayetlerle başvurduğum doktorların hepsi beni doğal olarak nörolojiye yönlendiriyordu. Ama ben sorunun kaynağını bildiğim ve ilaç kullanmak istemediğim için gitmemeyi tercih ettim. Kendi kendimi çocuk gibi telkin ediyordum, "İyi kötü bir an önce bitirmeye bak, ondan sonra seni çok şımartıcam, tüm bu stresin izi bile kalmayacak" diyordum. Son bütünlememden de geçtiğimi öğrendiğim andan beri de bu sözümü tutuyorum ama o kadar kasılmışım ki, tam anlamıyla eski halime dönemedim. Mide bulantılarım kayboldu ama heyecanlandığımda hala çarpıntım oluyor, hatta şu satırları yazarken o dönem tekrar gözümün önünden geçti ve kalbim hızlandı hemen. Bir de çıkıp sinemaya bile gitmek istesem hemen "Yol gidicem" düşüncesi kafamda çakıyor, içimde birşey geri adım atıyor ve ben gitmiyorum. Sırf bu yüzden karşıda oturan bir arkadaşımda geçen ay unuttuğum cep telefonumu, bakın atkı veya eldiven demiyorum, telefonumu, 1 ay sonra alabildim.

Tabi bu sorun yalnızca okulla da alakalı değil. İnsanın bilgisi ve bilinci arttıkça bakış açısı da değişiyor. Bir zamanlar ben de İstanbul hakkında, içinde "yeri başka", "Boğaz", "nereye gidersem gideyim" geçen cümleler kuruyordum ama sokağa çıktığımda yalnızca olumsuz yönleri gözüme çarpıyor artık. İşte hepimiz biliyoruz, çirkin ve güvensiz binalar, pis hava, pis elektrik, pahalı ve düşük kaliteli yaşam, muazzam suç oranı vs.

Durum böyleyken böyle, ben burada daha fazla durunamıyorum. İnsanların iş dışında sosyal bir hayata da sahip olabildiği, yeşil yaşam alanlarına sıklıkla rastlanan, araba sayısının insan sayısından fazla olmadığı, burada sokağa çıkarken cebimde taşıdığım biber gazını yanımda götürmeme gerek olmayan bir yer bulmak istiyorum. Gitmek için cebimden mümkün olan en az paranın çıkmasına bir tek EVS olanak sağlıyor. 2-12 aylığına bir Avrupa şehrinde, haftada 35 saat çalışma karşılığında, barınma, yemek, dil eğitimi ve aylık 200 Euro sağlıyor bu program kısaca. Ben de keyifli bir iş seçip 5-6 ay Kopenhag'da yaşarım diye düşünüyordum, aradığım özelliklere uygundu. Ama çok önceden farketmem gereken bir detayı yeni farkettim: Danimarka'nın kuzey iklimi. Bu çok küçük bir ayrıntı gibi gelebilir ama yukarıda bahsettiğim bu "kendimi iyileştirme" devresinde yaz mevsiminin ve güneşin bana çok iyi geldiğini/geleceğini biliyorum. Bir yandan 2009 yazını kaldırıp çöpe atmak istemiyorum, diğer yandansa başka bir şehir seçebilecek tecrübem yok.

İşte tam burada size danışmak istiyorum.
Başından beri ayrıntılı ruh analizi yaptığımın ve soruyu direkt olarak sormadığımın farkındayım, ama ne istediğimi ve ne istemediğimi anlayın istedim.

Benim tüm bu anlattıklarımdan ve sizin olası tecrübelerinizden yola çıkarak, bana bir akıl verir misiniz? Nerede yaşanır? Nereye gideyim? İnsanın eve tıkılıp kalmak istemeyeceği, dışarıdaki kent hayatının bir parçası olmayı önemseyeceği yer, neresi olabilir?
0
back to the future
(30.01.09)
ayni program daha iliman sehirlerde yok mu? avrupa'nin guney sahillerine git iste ne guzel, adalar da olabilir. ya da uzak yerlere giderim de diyorsan dunyanin ekvatora yakin sehirlerine gidebilirsin. tabi firsat ve para gerekiyor. ya da hic olmadi kendi ulkenin guney sahillerine yerles.
0
ermanen
(30.01.09)
istanbul'un havası suyu sana yaramamış gözüyle bakıyorsun ama sorunun yalnızlık. şehir olarak şu şehre git böyle güzeldir, şöyle yeşildir diyemez kimse. o daha çok her insanın kendine has bakış açısıyla alakalı bir durum. öncelikle şu yalnızlık duygunu tatmin etmen gerekiyor. benim gözlemlediğim yaş büyüdükçe arkadaş edinme daha bir zorlaşıyor. küçükken mahallede gider top oynayanların, ip atlayanların arasına karışıverirsin hemencecik. liseye gelindiğinde patlak veriyor hep sıkıntılar. çocuksu bakış açısı yerini ergenlik hayallerine bırakıyor. üniversitede ise işler iyice çığrından çıkabiliyor. ergenlikte başlayıp üniversitede artık iyice pekişmiş bir sorun diye tahmin ediyorum seninkini. bende kısaca bir tahmin yürüttüm tavsiye kısmına gelecek olursak.senin biraz çevre edinmen gerekiyor. istanbul olur izmir kopenhag olur yer çok önemli değişken değil bence şu aşamada. ama yabancı (dil ve kültür olarak) bir yer de bu duygu durumunun daha da kötüleşmesine sebep olabilir. (ayrıca bu kopenhag ya da kaçıp gitme düşüncelerinin de aile yaşantınla alakası vardır diye tahmin ediyorum.) bir kafede, barda... insanların çok olduğu (ama öyle iğne atsan yere düşmeyecek tarzda bir yer değil tabi), arada muhabbet etme fırsatını yakalayabileceğin bir yerde işe girmen gerekiyor senin. bölümün nedir ne değildir söylememişsin ama bilgisayar mühendisi de olsan önce bir nefes alabilir duruma gelmen gerekiyor. ilerlemenin kademe kademe olması gerek. öyle bir anda cennete giremiyorsun, nirvanaya ulaşamıyorsun işte.

yıllardır içinde bulunduğun ortamdan sıkılma durumun da normal. bir süre yalnızlığının daha da körüklenmiş haliyle yaşayabileceksen ortam (şehir olur, mahalle olur) değişikliği kısa vadede olmasa da orta-uzun vadede ve çok daha mutlu olmanı sağlar.


aslında kendini biraz daha detaylandırırsan daha net şeyler söylenebilir. psikolojik sorunlar yaşıyor gibisin. ayrıca ilaç kullanmamayı seçmen de belki güçlü kişiliğinden kaynaklanıyordur. eğer öyleyse zaten 1-0 öndesin mutlu bir hayat için.
0
emrag
(30.01.09)
@emrag
Daha fazla detaylandırabilirim tabi ama okuyanları düşünüyorum :) İng. Mütercim-tercümanlık mezunuyum. Üniversitedeyken Work&Travel ve Erasmus'a katıldım, adaptasyon sorunu yaşamadığım gibi kendimi çok mutlu, rahat ve özgür hissettiğim dönemlerdi. Gitmenin beni iyileştireceğini varsayarken buradan yola çıkıyorum. EVS'deki iş tanımları da zaten senin önerdiğin gibi sosyal ortamlarda, kafelerde vs. Şehir değiştirerek bir günde mucizevi bir dönüşüm beklemiyorum elbette ama artık bir şeyler yapmam gerek ve burada yapmak istediğim hiçbir şey yok. Çünkü ne yaparsam yapayım (iş bulmak, sevgili bulmak, ayrı eve çıkmaya çalışmak vs.) buraya iyice kök salmama sebep olacak.
0
🌸back to the future
(30.01.09)
danimarka'nın iklimi nasıldır bilemiyorum ama sürekli sonbahar-kış modunda geçiyorsa sıkıntı yaratabilir, zaten karamsar ruh halini iyice berbat edebilir ki gittikten hemen sonra geri dönme gibi bir şansın da yok. bir 6 ay daha bu sefer daha büyük bir kayıp olabilir. ailenle birlikte yaşadığını teyit ettiğimize göre türkiye'de başka şehre gitmene ailen sorun çıkartabilir. hele aynı şehirde başka semt, mahalle olursa daha büyük tantana çıkması işten bile değil. büyük umutlar büyük hayal kırıklıklarını getirir. bu açıdan da baktığımızda yurtdışı seçeneğini bence en sona al. hatta listenden bir süreliğine çıkar.

sondan bir önceki paragrafta söylemek istediğim şey "sevgili edinmeme, sabit iş bulmama"ydı dediğin gibi. bir süre yalnız devam etmen gerekiyor çünkü. bu yüzden yalnızlığının daha da körklenmiş haliyle yaşayabilme durumuna değindim. öncelikle nefes almaya ihtiyacın var.

bir de dikkatimi çeken şu an bulunduğun ortamdan sıkılma olayına çok takıntılı yaklaşıyor olman. bakıyorsun ama görmüyorsun derler ya. belki de bahsettiğin evler birer sanat eseri, yolda karşılaştığın herkese tinerci, kapkaçcı gözüyle bakıyorsun ama belki de onlar bir sanatçı, bir öğretmen, senin benim gibi bir insan. tahminen 15-20 yaş arası yaşadığın olumsuzluklarından kaynaklı bu takıntılar. son bir kaç yılında takıntıların yüzünden yitik geçmiş. üst üste yığılmış sende altında kalmışsın herşeyin. bu takıntılar hayatın boyunca sana yük olabilir. bu yüzden de yurtdışı olayını biraz daha ertele. önce bunları bir atmaya çalış sırtından.

mesela yarın çık dışarı şöyle yalnız başına bir boğazı seyret, bir parka otur. daha sonra bir arkadaşını al yanına onunla git bir şeyler ye, bir kafeye girin oturun, müzik dinleyin. hiç olmadı arkadaşını eve çağır evde oturun, film izleyin, yemek yapın. en önemlisi konuşun. havadan sudan konuşun, ekonomik krizden konuşun, hülya avşar'dan konuşun. yeterki konuş birileriyle. yalnızlığını sadece bir kişiyle de olsa hafifletmeye çalış. bunları sadece bir gün yapma. bir kaç gün, kendini birazcık da olsa daha iyi hissettiğini düşünmeye başlayıncaya kadar yap, yapmaya çalış. eğer o birkaç günün gerçekten güzel geçerse tekrar tavsiyelerde bulunuruz.


özellikle belirtmek istedim. bu tavsiyeleri ahmet, mehmet dedi diye değil kendin istediğin için yapmalısın. sen gene hemen yurtdışına gitmek istiyorsan hiç durma al biletini uç yarın. göç eden kuşlar gibi. pııır pıır. ama bir şeyi yapmadan önce düşünmekte fayda var her zaman.
0
emrag
(30.01.09)
sevgili @back to the future,

nereye gidersen git, kendini de yanında götüreceğin gerçeğini kabulle başlayalım. ama "gitmek" iyidir, bunu da ekleyeyim. seni neyin rahatsız ettiğini spesifik olarak anlamadım ama sıtkının sıyrıldığını ve kalmakla düzelmeyeceğini anladım. buradan (yani oradan) gittiğin anda kendini özgür hissedeceksin bence, onun için nereye gittiğinin çok önemi yok.

yine de neleri sevdiğini bir düşün. hepsini unutmuşsun çünkü. ne yapmak seni mutlu ederdi? hangi müziği severdin? fiziksel aktiveteden hoşlanır mıydın? deniz mi seni sakinleştirirdi, yoksa müzede sanat eserlerini gezmek mi sana iyi gelirdi? belki de barlarda takılmayı severdin.... bunları cevapla (kendine). sonra gideceğin yer hakkında daha sağlıklı karar verebilirsin.

ama illa bişi duymak istiyorsan, san sebastian derim, ispanya'nın kuzeyinde küçük bir balıkçı şehri. güneş, az araba falan demişsin o bağlamda :)
0
no avalon
(30.01.09)
selamlar.

insanlar kendileriyle ilgili doğru kararlar vermeye çalışırken en büyük başarıyı sorunu kabul etmekle sağlarlar.. fakat aynı insanlar en büyük yanlışı da kabul ettikleri sorunlarını tabu yapmakta yaşarlar. Sorunu sahiplenip kabul etmeniz muhteşem. fakat anlıyorum ki, artık sorununuzu kendi kendinize kurtulunmaz olarak düşünmeye başlamışsınız. ilk başta yaptığınız gibi bu sorunuda kabul edin, önce sorunu mu kendim çözemem tabusunu yıkın, ardından sorun tabusunu yıkmaya çalışın.

umarım, istediğinize sahip olursunuz.
0
bore
(30.01.09)
istanbul'da yaşamak zorunda değilsin. eğer gücün yetiyorsa, daha küçük, trafiği olmayan sessiz, sakin, huzurlu bir yere taşınmanı önerebilirim.
0
cilgin fantezilerin adami
(30.01.09)
@avalon
çok teşekkür ederim, aradığım tavsiyeler tam olarak bu yönde. san sebastian'ı araştıracağım.

@bore
sağolun iyi dileğiniz için.

@çılgın fantezilerin adamı
işte oranın adını soruyorum zaten :)
0
🌸back to the future
(30.01.09)
benim ayni durumdaki kardesim kendini tilburg a atti, simdi bazen sikilsa da, genelde memnun..
0
nooneatall
(30.01.09)
kanada'nın güneyi de olabilir belki.vancouver mesela.
gerçi bilmiyorum soğuk mu gelir size, gitmedim de ama kuzey ülkelerinin nispeten ılık bi bölgesi diye biliyorum..
yani hem kuzey'in sakin ve güvenli havasını yaşayıp hem de üşümemeniz olası belki orada..
0
magdalena
(30.01.09)
@nooneatall
ne mutlu kardeşinize, dikkate alıcam önerinizi.

@magdalena
vancouver güzel fikir ama EVS yalnızca AB ülkelerinde geçerli malesef.
0
🌸back to the future
(31.01.09)
eski foça.
0
cilgin fantezilerin adami
(01.02.09)
(6)

boyun ağrısı

hevipeyra
boynum yaklaşık 4 gündür hayatımı kararttı. ense bölümünün tam ortasında hayvansal bir ağrı var ve bu bi gece yatıp sabah kalkınca oluştu. kafamı çeviremiyorum, yukarı bakamıyorum. herhalde tutuldu diyip eczaneden `muscoflex` diye bi kas gevşetici aldım, o da zerre fayda etmedi. en iyisi doktora git
boynum yaklaşık 4 gündür hayatımı kararttı. ense bölümünün tam ortasında hayvansal bir ağrı var ve bu bi gece yatıp sabah kalkınca oluştu. kafamı çeviremiyorum, yukarı bakamıyorum. herhalde tutuldu diyip eczaneden muscoflex diye bi kas gevşetici aldım, o da zerre fayda etmedi. en iyisi doktora gitmek biliyorum ama hangi doktora gideyim? fıtık ise beyin cerrahına, tutulma ise ortopediye gitmem lazım sanırım ama bu fıtık mı değil mi bilmiyorum. duyuru üzerinden teşhis koyabilecek doktorlarımızın diplomasını altın varaklarla süsleyeceğim...
0
hevipeyra
(29.01.09)
emin değilsen fizik tedaviciye git, onlar yönlendiriyor. kolum ağrırken öyle yapmıştım.
0
no avalon
(29.01.09)
tıp öğrencilerinin çoğu ders çalışırken uzun süre notlara bakmaktan dolayı boyunları ağrır ve asistan ablalarına abilerine sorarlar napalım diye. onlar da rheumon diye bir ilaç önerirler piyasadaki en etkili ilaç diye. vücuda ovalayarak uygulanıyor uzaktan sıkılıp. ben de zamanında boyun ağrıma iyi gelsin diye kullanmıştım gayet de iyi gelmişti. dene istersen bi

www.ilacrehberi.com
0
orion ares
(29.01.09)
açılın ben tıp öğrencisiyim:)

şimdi efendim sizi yönlendirebilirim ama boyun ağrısı kavramı çok geniş. bazı şeyler bilmeyilim.

*sabit mi yoksa baş kol vb yayılıyor mu?
*günün hangi saatlerinde belirgin. sabah mı çok akşam mı?
*hareket ettikce azalıyor mu artıyor mu sabit mi?
*cinsiyet:p

(bir de bunu okuyan doktor varsa özelden msj atsın hemen silicem:)
0
the kene
(29.01.09)
bir de eklemlerde mi yoksa kaslarla mı ilgili ayırımını yapabiliyor musunuz?
0
the kene
(29.01.09)
öncelikle arkadaşlar duyuruyu yazdıktan sonra direk doktora gittim o nedenle cevapları şimdi okuyorum. gittiğim hastanedeki beyin cerrahı yurtdışındaymış bu nedenle beni fizik tedavi bölümüne yönlendirdiler. muayene sonucuna göre sol kolumda refleks kaybı yaşadığımı ve boyun hareketlerimin ciddi anlamda kısıtlandığını söyledi doktor ve ardından mr a yönlendirdi. c.tesi çekilecek mr sonucunda durum netlik kazanacak ama tahmini olarak ilk teşhis boyun fıtığı.

@the kene:
* ağrı sağ koluma ve sırtıma doğru hafif zonklama şeklinde vurabiliyor bazen.
* sabah veya akşam aynı gibi. belki akşama doğru artıyor diyebilirim.
* hareket ettikçe sanki biraz daha artıyor.
* erkek
* valla kasta değil sanki. tam olarak ağrının en şiddetli noktası, ense bölümümün tam ortasından geçen omurda gibi.
0
🌸hevipeyra
(29.01.09)
geç kalmayıp gerçek bir doktora gitmekle çok iyi yapmışsınız. acil şifalar dileyiğle.
0
the kene
(29.01.09)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.